Sivas 37. Bölge Eczacılar Odası Başkanı Uğur Akkuş, 1997 yılında biz bütün hastanelerdeki yatan hasta reçetelerini kayıt altına alarak eczanelere sıralı limitli dağıtmaya başladık.
TÜRKİYE’YE MODEL OLDU
Sivas 37. Bölge Eczacılar Odası Başkanı Uğur Akkuş, “1997 yılında biz bütün hastanelerdeki yatan hasta reçetelerini kayıt altına alarak eczanelere sıralı limitli dağıtmaya başladık.
Hangi hastaya ne kadar ilaç verilmiş, kaç liralık verilmiş, ilacın cinsi, adedi gibi verileri kayıt altına alarak o zaman yüzde 30 civarında devletimize tasarrufta bulunduk. Bu Türkiye’ye de bir örnek ve model oldu. Türkiye genelinde hemen hemen bütün illerimizde hem uygulanıyor hem de sağlık uygulama tebliğine girmiş durumda.”
Sivas 37. Bölge Eczacılar Odası Başkanı Uğur Akkuş, Sivas Eczacılar Odası olarak 1997 yılında gerçekleştirdikleri bir sistemin tüm Türkiye’de uygulanan bir model haline dönüştüğünü söyledi.
Sivas 37. Bölge Eczacılar Odası’nın bazı faaliyetleri hakkında gazetemize özel açıklamalarda bulunan Akkuş, il genelinde odaya kayıtlı 177 eczacı üye bulunduğunu, eczacılar olarak tüm kamu kurum ve kuruluşları ile iyi bir diyalog içinde olduklarını söyledi.
Akkuş; “odamız 1997 yılında faaliyete geçti. Şuanda ilçe ve şehir merkezi olmak üzere 177 tane aktif eczacı üyemiz var. Burada bizim amacımız eczacılara eşit ve kaliteli hizmet sunmak. Kurum ve kuruluşlarla ilişkilerini düzenlemek ki, geldiğimiz noktada sağlık müdürlüğü, sosyal güvenlik kurumu, vilayet, belediye ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarıyla ciddi anlamda güzel bir ilişkimiz var. Eczacılar odası olarak mülkiyeti bize ait olan bir yerimiz, bir aracımız, 5 tane personelimiz var. Cumhuriyet Üniversitesi’nde bir tane eczacı büromuz var.” Dedi.
“KURDUĞUMUZ SİSTEM TÜRKİYE’YE MODEL OLDU”
Sivas 37. Bölge Eczacılar Odası’nı kurduklarında hayata geçirdikleri sistemin sonrasında Türkiye’ye model olduğunu belirten Akkuş, bu sistem sayesinde hem eczacılara hem de kamuya zarar veren simsarların aradan çıkarıldığını söyledi.
Akkuş; “1997 yılında biz oda olduğumuzda hastanelerde bir takım simsar tabir edilen kişiler eczanelere, eczacılara bir takım hizmetler yapıp, para karşılığı, maddi menfaat karşılığı çıkar ilişkisi kuruyor bu da hem eczacılığa, hem meslektaşlarımıza hem de kamuya zarar veriyordu. Bunu görerek biz de o zaman hem Cumhuriyet Üniversitesinde hem Numune Hastanesi’nde o zamanki tüm bürokratlarımızın desteğiyle sıralı dağıtım sitemi kurduk. Yani 1997 yılında biz bütün hastanelerdeki yatan hasta reçetelerini kayıt altına alarak eczanelere sıralı limitli dağıtmaya başladık. Hangi hastaya ne kadar ilaç verilmiş, kaç liralık verilmiş, ilacın cinsi, adedi gibi verileri kayıt altına alarak o zaman yüzde 30 civarında devletimize tasarrufta bulunduk. Bizim yaptığımız uygulama daha sonra emekli sandığında kabul gördü, Türk Eczacılar Birliği bunu proje olarak devlete sundu. Onlar da bütçe uygulama talimatlarına daha sonra da sağlık uygulama tebliğine de koyarak bu sıralı dağıtım sistemini şuanda 20-25 çeşit hastalık ve ilaç grubunda uygulamaya çalışıyoruz. Bu Türkiye’ye de bir örnek ve model oldu. Türkiye genelinde hemen hemen bütün illerimizde hem uygulanıyor hem de sağlık uygulama tebliğine de girmiş durumda.” İfadelerini kullandı.
“GENEL BİR SORUN YOK”
Sivas Eczacılar Odası olarak eczacıların sorun ve taleplerine yönelik çalışmalar gerçekleştirdiklerini belirten Akkuş, kentte genel boyutlu bir sorun bulunmadığını söyledi.
Akkuş, sözlerini şu şekilde noktaladı: “Sivas, küçük ölçekli bir şehir… Burada eczacılarımızın genellikle Sağlık Müdürlüğü ile SGK ile problemleri olabiliyor. Bunları da kendi içimizde kurduğumuz komisyonla, bireysel olarak, ya da genel sorunlar olarak çözmeye çalışıyoruz. Sivas genelinde eczacılarımızın yaşadığı münferit sorunların dışında genel boyutlu bir sorun bulunmamaktadır.”