Başarılı çalışmalarıyla dikkatleri üzerine çeken Cem Vakfı Sivas Şube Başkanı Ünal Karataş; Gazetemiz İmtiyaz Sahibi Naci Yıldız’ın sorularını yanıtladı. 3 yılı aşkın süredir Cem Vakfı Sivas Şube Başkanlığı görevini yürüten Karataş; birlik ve beraberlik mesajları verdi. Saygı, sevgi ve hoşgörüyü ön planda tuttuklarını dile getiren Karataş, “Biz güzelliklerde, iyiliklerde yarışmalıyız. Farklılıkları zenginlik olarak görürsek hiçbir sorunumuz da olmaz. Biz Cem Vakfı çatısı altında toplumsal birliğe, beraberliğe önem veriyoruz. Toplumsal huzura ve refaha da katkı sağlayacak her türlü projede varız. Bunlara öncülük de yapıyoruz” dedi.
ÜNAL KARATAŞ KİMDİR, KISACA KENDİNİZİ TANITIR MISINIZ?
1 Ocak 1989 tarihinde Sivas’ın İmranlı ilçesinde doğdum. İlk, orta ve lise eğitimini İmranlı’da tamamladım. Cumhuriyet Üniversitesi Dış Ticaret Bölümünü bitirdikten sonra Kamu Yönetiminde Lisans ve Ekonometri Anabilim Dalında Yüksek Lisans eğitimini tamamladım. 2006 yılında Cem Vakfı Gençlik Kolları Başkanı olarak göreve başladım. 2009-2010 yıllarında Sivas Belediyesi 1. Aile Şurasında Gençlik Komisyonu Üyesi olarak görev aldım. 2010-2012 yıllarında Kent Konseyi Gençlik Meclisinde Genel Sekreterlik, Başkan Yardımcılığı ve sonrasında Başkan olarak görev yaptım. 2012-2013 yılında Ulusal Gençlik Parlamentosunda Sivas Temsilcisi olarak görev aldım. 2014-2016 yıllarında Uluslararası Etik Derneğinde Başkan Yardımcısı olarak görev yaptım. 2015-2017 yıllarında Avrupa Sivaslılar Birliği Federasyonu’nda (ASBİR) Başkan Yardımcılığı görevinde bulundum. 2018 yılında Cem Vakfı Sivas Şube Başkanlığına atandım. 2018 yılında aynı zamanda Cem Vakfı Genel Başkan Yardımcılığı görevine getirildim. Şubelerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı olarak göreve başladım ve 3 yıl boyunca bu görevi sürdürdüm. 2019 yılından beri Başkanlar Kurulu Üyeliği ve Kent Konseyi Yürütme Kurulu üyeliği görevime devam ediyorum.
CEM VAKFI SİVAS ŞUBESİ’NDE VERİLEN HİZMETLER NELERDİR?
Cem Vakfımızda; Kadın Kolları Meclisimiz, Gençlik Kolları Meclisimiz, Dedeler Meclisimiz var. Özel gün ve haftalarda Sivas’ta Cem Vakfı çatısı altında o günleri anmak için programlar düzenliyoruz ve o programlar neticesinde davetlerimiz oluyor. Devlet bürokratlarımızı, odalarımızı, vakıflarımızı, derneklerimizi, sivil toplum kuruluşlarımızı davet ediyoruz. Sivas’ın tamamının temsil edileceği organizasyonlar oluyor. Muharrem oruçları, Hızır oruçları, 21 Mart Hazreti Ali Efendimizin doğumu ve Nevruz gibi günleri buna örnek verebiliriz. Ramazan ayında birlik, beraberlik adına iftar yemeği veriyoruz. Bu tür organizasyonlarla topluma birlik ve beraberlik mesajları vermeye çalışıyoruz. Bu organizasyonları sürekli yapıyoruz. Genç kardeşlerimizin sokaklarda kötü alışkanlıklar edinmemesi ve kendi geleneğini-göreneğini öğrenmesi için de alt yapılar oluşturduk. Okudukları sınıf veya bölümle alakalı gerek ders eğitimleri gerekse hocalarımızın öğrettiği Cenaze Hizmetleri Eğitimi, Kuran Kursu gibi derslerimiz oluyor. 12 Hizmet ve Semah öğretileri yanı sıra, talepler üzerine satranç, bağlama gibi kurslarımız da oluyor. Binamızda bulunan konferans salonumuzda geçen hafta AFAD İl Müdürümüz temel afet farkındalık eğitimi verdi. Bununla birlikte sağlık eğitimleri veriliyor. Özel gün ve haftalarda da konuklarımız oluyor. Avukatlar Günü’nde bir avukat arkadaşımız geliyor, Öğretmenler Günü’nde eğitimci geliyor. Anneler Günü, Kadınlar Günü gibi özel günlerde de programlar oluyor. Yani bu gibi seminerler, konferanslar, eğitimleri sürekli düzenliyoruz.
İLÇELERDEKİ CEM EVLERİNE NE ŞEKİLDE YARDIMCI OLUYORSUNUZ?
Biz, Sivas’ta merkez konumundayız. İlçelerde cem evlerimizin istekleri, talepleri olduğu takdirde devreye giriyoruz. Bizim buradaki imkanlarımız daha iyi bir noktada. Diyelim ki perşembe günü İmranlı, Ulaş veya Divriği ilçesi cem ibadeti yapacak. Biz bir ekip oluşturuyoruz. Cem ibadeti eğitimi almış gençlerimiz, dedelerimiz, zakirimizle birlikte oraya gidiyor ve ibadet vecibelerini gerçekleştiriyor. Bu hizmetleri yapmaya devam ediyoruz ama pandemi süreci etkili olduğu için ara verdik. Bizlere köylerden çok büyük talep oluyor çünkü köylerde genelde her hafta cem ibadeti olmaz. Kışın çoğu köylerimizde yaşayan vatandaşlar şehir veya yurt dışına çıkarlar yazın geldikleri zaman da toplanmak isterler. Görgü ya da Birlik cemleri yaparlar. Yani insanların arasında sorun, sıkıntı varsa çözülmesi gibi konular ele alınır. Cem ibadetinde sorgu sual olur. Rızalık alındıktan sonra ibadet gerçekleştirilir. Belli kişilerin kurbanları vardır. Adakları vardır. O güne denk getirilir. Abdal Musa cemleri olur. O gün kazanlarda kurbanlar pişirilir. Dedelerin duasıyla birlikte lokmalar dağıtılır ve akabinde cem ibadetine geçilir. Bu hizmetlerin sağlanması noktasında Sivas’ta merkez konumundayız. Köylerde bazen cem evlerinin ihtiyaçları oluyor. Zâkir anlamında, hoca anlamında yardımcı oluyoruz. Şube olarak ilçelerimizde cem evlerimizin problemlerinin çözümü noktasında ve de bunların koordinesinin sağlanması hususunda çalışıyoruz.
CENAZE HİZMETLERİNİZ HAKKINDA BİLGİ VERİR MİSİNİZ?
Şu anda köylerde dahi bir cenaze olduğu zaman cenaze aracımız buradan tüm köylere gider, cenazeyi bırakır. Havaalanından gelen cenazeyi bizim cenaze aracımız alır. Hocasından tahtasına, kefenine kadar bütün hizmetlerini yapacak şekilde ekibimiz görev yapıyor. A’dan Z’ye tüm hizmetleri veriliyor. Kimi köy; ‘Bizim hocamız var’ diyor o köye sadece cenaze aracıyla, cenazeyi ulaştırıyoruz. Kimi köy sadece tahta ve kefen istiyor; onlara da kefen ve tahta gönderiyoruz. Hastahanede vefat eden oluyor vakfımız morgunda yıkatıyoruz ve akabinde cenaze namazını kıldırıp defin edileceği mezarlığa götürüyoruz. Köylerimizin ihtiyacına göre, taleplere göre bütün hizmetleri veriyoruz. İlçe ve köyler dahil olmak üzere tüm cenaze hizmetlerinin merkezi konumundayız.
İlçelerde ve köylerdeki vatandaşlarımız; merkezden almak istedikleri hizmet konusunda bize başvururlar, bizi öncü konumunda görürler. Kiminin yol sorunu vardır. Kiminin su problemi olur. Yetkililere sorunlarını biz iletiriz. Ayrıca kan ihtiyacı olduğu zaman devreye biz gireriz. WhatsApp gruplarımız ve sosyal medya aracılığıyla ivedi bir şekilde kan ihtiyacı duyurusunu yaparız ve kanın bir an önce o kişiye ulaştırılmasını sağlarız. Öğrencilerimizin ev, yurt veya burs sorunu olduğunda devreye gireriz. Bizim burs verecek durumuz olmazsa dahi burs verecek kişilere ulaşıp yardımcı oluyoruz. Ramazan ayında ihtiyaç sahiplerimize kuru baklagillerden koliler oluşturup yardımlar yaptık. Bazı iş adamlarımızın desteğiyle sağlanan alışveriş çeklerini sistemimizde mevcut olan ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyoruz. Hanelere et girmesine vesile oluyoruz. Cenazelerde can yemeği verilir. Gelen kişi oturur o can yemeğini yer. Bu önceleri şu mantıkla yapılırdı: Cenaze yakını, akrabaları uzaktan geliyor diye evde bir sofra hazırlardı gelen kişilerde yerdi. O kişinin hayrına yemek verme olayı daha da büyüyerek yemekhanelerde, köy okullarında ya da köylerde harmanlara ulaştı. Masalar kurularak büyük çapta yemekler verilmeye başlandı. Cenaze yakını cenaze ile mi meşgul olsun yoksa gelen kişilere yemek verme ile mi uğraşsın. Bunun bazen sorun haline geldiğini gördük. Cem Vakfı Sivas Şubemizde mutfağımız, salonumuz hazır. Yemek şirketi getirebilir, aşçısını getirip burada da yemeğini yaptırabilir. Bu hizmeti veriyoruz ama pandemi dönemi ile birlikte toplu yemek verilemediği için şöyle bir alternatif getirdik: Kişinin bütçesine göre seçenek koyduk. Örnek veriyorum 50 hane. Bu 50 haneye dilerse sıcak yemek, dilerse kuru baklagiller olarak marketten alışveriş, dilerse koli şeklinde yardım. Kaç haneye verilecekse listesini yapıyoruz. Liste ile birlikte irtibat numaralarını da o kişiye veriyoruz. Bu hususta şeffaf olmak önem arz ediyor. Bu alternatifleri sunmak zorundaydık. Niye? Bugün 2 cenaze varsa aynı çevre ve aynı mahallenin insanları 1-2 saat arayla 2 defa yemek yiyor. Yemeğin çoğu ziyan oluyor. İhtiyaçlıya gitsin istiyoruz. İkincisi; öğrencilerimiz var. ‘Hâyır yemeği yerine öğrencilerimize burs olarak bu parayı yatırın’ diyoruz. Üçüncü seçenek de ‘Herhangi bir marketle anlaşın, alışveriş çeki yaptıralım yine bu evlere çek olarak verelim; o vatandaş gitsin kendi ihtiyacını alsın’ diyoruz. Bu ailelerin tamamı ihtiyaçlı. Yemek verme yerine bu alternatifleri getirdik ve ilgi de var. ‘Pandemi kalksa dahi ben bu uygulamayı daha doğru buluyorum’ deyip devam ettirmek isteyenler de oluyor.
PANDEMİ VAKIF ÇALIŞMALARINI NASIL ETKİLEDİ?
Biz kendi yağımızda kavrulmaya çalışıyoruz ama pandemi dönemi bizleri de bayağı etkiledi. Buranın çalışanlarının maaşları tamamen bu kurum üzerinden veriliyor. Devletten bu konuda maddi desteğimiz yok. Elektrik, doğal gaz başta olmak üzere tüm giderleri biz karşılıyoruz. Cenaze aracımızın yakıtı, sigortası veya arızalandığı zaman giderleri bizim üzerimizden karşılanıyor. Şu an 3 personelimiz var. Pandemi bizi olumsuz etkiledi. Eskiden can yemekleri verilirdi. Toplu yemeklerde insanlar bağış verirdi. Etkinlik yapardık, insanlar bağış bırakırdı. Şimdi toplum eve kapandı; bağış yok ama cenaze hizmetlerimiz devam ediyor. Personelimiz çalışmaya devam ediyor.
BU NOKTADA SİVASLILARA NASIL BİR ÇAĞRIDA BULUNMAK İSTERSİNİZ?
Bu kadar hizmet veren bir kurum vatandaşlarımız için nimettir. Buralara sahip çıkılmasını istiyoruz. Bizler de görev için geldik. Zamanı geldiğinde hizmet bayrağını başka bir arkadaşımıza devredeceğiz. Vakıflar hâyır yerleridir. Maddi güç noktasında sıkıntımız var. Gücü yetenlerin, durumu iyi olan vatandaşlarımızın destek olmasını bekliyoruz. Düzenli olarak bağışlarını yapmalarını istiyoruz. Kendilerinin durumu yoksa dahi olanlara iletebilmeleri çok önemli. Bizler mümkün mertebe o görevi yapıyoruz ama vatandaşlarımızdan destek bekliyoruz.
GENÇ BİR BAŞKANSINIZ, ÇALIŞMALARINIZ KONUSUNDA NASIL GERİ DÖNÜŞLER ALIYORSUNUZ?
Ekip olarak aktif bir şekilde çalışıyoruz. Gençliğin vermiş olduğu enerjiyi de sahalara yansıtmaya çalışıyoruz. İyi bir sinerji yakaladık. Vatandaşlarımız hizmetlerden memnun. Cem Vakfını bu kadar aktif görmediklerini belirtiyorlar. Bu noktada hem Sivas’taki vakıflarla, derneklerle, odalarla diyaloğu sıcak tuttuk hem de toplumla ikili ilişkileri çok yakın tuttuk. Bu çatı altında çok sayıda etkinlik gerçekleştirdik. Basın yoluyla toplumun da bilmesini sağladık. Bunun dışında yoğun ziyaret programı oluşturduk. En son geçtiğimiz hafta Ankara’da TBMM’de ziyaretlerimiz oldu. Yönetim kurulu üyelerimiz ve bir dedemiz ile birlikte gittik. Milletvekili Ulaş Karasu Bey ile kahvaltıda bir araya geldik. Çalışmalarımız hakkında bilgi verdik. Ardından Komisyon Meclis Toplantı Salonunda İsmet Yılmaz, Habib Soluk ve Semiha Ekinci ile bir araya geldik. Vakfın çalışmaları hakkında bilgi aldılar. Pandemi sürecindeki çalışmalarımızdan bahsettik. Ahmet Özyürek ile de görüşecektik acil bir programı çıktığı için bizleri arayarak telafi edeceğini ve Sivas'ta ziyaretimize geleceğini söyledi. Vekillerimize teşekkür ediyoruz.
ŞEHRİ YÖNETENLERİN PERFORMANSINI NASIL DEĞERLENDİRİYORSUNUZ
Belediye Başkanımız Sayın Hilmi Bilgin; ne zaman aradıysak mutlaka cevap vermiştir, toplantıda ise geri dönmüştür. Birçok kişi Hilmi Başkanın başarılı olamayacağını düşünüyordu. Başkanımız herkesi çok şaşırttı. Hilmi beye bakışlarının değiştiğini düşünüyorum. Çünkü gerçekten üst düzey bir performans ile gönül belediyeciliğini yerine getiriyor. Hizmetler anlamında, gönül belediyeciliği anlamında güzel işlere imza atıyor. Diyaloglarını sürekli sıcak tutuyor. İstişareye, fikirlerimize büyük önem veriyor. Davetlerimize icabet ediyor. Görev süresinde güzel hizmetler de görüldü. Mahallemizde de güzel hizmetler yapıldı. Kaldırım, asfalt, ışıklandırma ve peyzaj çalışmaları yapıldı. Alibaba Mahallesi’nde çalışmalar yapılırken Cem Vakfımızın da eksikleri giderildi. Hilmi Başkanımızdan Cem Vakfı olarak bizler razıyız. Hizmetlerinden de ikili ilişkilerinden de razıyız. Sahada da aktif bir şekilde Sivas için çalışıyor. Sayın Valimiz Salih Ayhan Bey ile de uzun yıllardır tanışıyoruz. Vali Bey Sivas için bir şans. Yorulmak bilmeyen bir yapısı var. Şehrin kalkınması için büyük projeler başlattı. İkili ilişkilerimiz çok iyi. Hilmi Bey ile Salih Bey arasında güzel, uyumlu bir çalışma olduğunu ve bunun sahaya yansıdığını düşünüyoruz.
YETKİLİLERDEN TALEPLERİNİZ NEDİR?
Bazı taleplerimiz olmuştu, bu talepler yerine getiriliyor. En büyük sıkıntımız maddiyat. Bu doğrultuda elektrik, doğal gaz sorununun üzerimizden alınıp bunun devlet eliyle ödenmesini talep ediyoruz. Çalışanlarımızın maaşlarının devlet tarafından ödenmesini istiyoruz. Özel gün ve haftalarda düzenlendiğimiz programlara katkıda bulunulması ya da sponsor sağlanmasını talep ediyoruz. Cenaze araçlarımızın yakıtları konusunda destek istiyoruz. Bu konularda da destek olunacağına inancımız tam.
TOPLUMA VERMEK İSTEDİĞİNİZ BİR MESAJ VAR MI?
Biz Hazreti Ali Efendimizin bir sözünü sürekli dile getiririz: Kişi bilmediğinin düşmanıdır. İnsanların birbirini tanıması çok önemli. Tanıyabilmeleri için de bu çatı altına gelmeleri, görmeleri, bizzat şahit olmaları, ibadetlere katılmaları çok önemli. Biz ilahiyat fakülteleri ve imam hatip liseleriyle bu konuda irtibata geçtik. Derslerde Alevilik konusuna gelindiği zaman öğrencileri buraya getirmelerini istedik. Öğrencilere burada o bilgiyi biz aktarırız. Kendisi de ileride hoca olduğu zaman burada öğrendiği bilgiyi öğrencilerine aktarır. Topluma böyle hocalar kazandırdığımız zaman ayrılıklar, kutuplaştırmaya zemin hazırlayacak ortamlar da oluşmaz. Toplum bu farklılıkları güzellik olarak görür. Allah istese herkesi zaten tep tip yaratırdı. Biz 2 çeşit insan vardır diye bakarız; iyi insan ve kötü insan. 72 millete bir gözle bakarız. Düsturlarımız Hz. Ali Efendimiz, Hacı Bektaş-ı Veli, Yunus Emre, Mevlana hep güzelliği, sevgiyi, hoşgörüyü aşılayarak insanları bir araya getirmiş önderlerdir, liderlerdir. ‘Bin defa mazlum olsan da bir defa zalim olma’ der Hz. Ali Efendimiz. Baktığınızda bu önderlerin sözlerini de hayat felsefesi olarak benimsemişiz. Toplum kendine bu önderlerden örnekler alarak sevgiyle, saygıyla, hoşgörüyle hayata bakmalıdır. Bu dünya herkese fazlasıyla yeter. Türkiye’nin etrafına baktığımız zaman Libya, Yemen, Suriye, Filistin’de durum ortada. Birçok noktada sıkıntılar yaşanıyor. Emperyalist ve Siyonist güçlerin buralara müdahalesi aşikar. İnsanlar can çekişiyor huzur yok. Türkiye’nin bu noktada çevresinden dersler çıkarması lazım. Büyük resmi iyi görmemiz lazım. Başka Türkiye yok. Bu ülke bir gemi; bu geminin içerisinde hepimiz mücadele veriyoruz. Kimimiz sarı saçlıdır, kimimiz esmerdir, kimimiz mavi gözlüdür. Düşüncelerimiz de farklı olabilir ama yolumuzun, inancımızın genel anlamda kökenlerimizin aynı olduğunu bilmeliyiz ve buna göre hareket etmeliyiz. Bizler et ve tırnak gibiyiz.
Ülkemiz kolay kazanılmadı. Şu gün olmuş halen şehit haberleri geliyor. Mehmetçiklerimiz aynı yatakta kardeş gibi alevi-sünni olarak yatıyor, koğuşta badi olarak vatani görevini yapıyor. Bunları toplumun görmesi, bu konuda bilinçlenmesi gerekiyor. Nifak tohumu saçmaya çalışanları tespit etmesi gerekiyor. Bu kişileri aramızdan çıkartmamız gerekiyor. Bunlara müsaade etmemeliyiz. Sivas geçmişte bunların acısını çok çekti. Provokasyonlara geçit vermemeliyiz. Yeni acıların yaşanmaması için bilinçli, eğitimli olarak saygı, sevgi, hoşgörü ve barışı ön planda tutmalı ve buna göre hareket etmeliyiz. Biz güzelliklerde, iyiliklerde yarışmalıyız. Farklılıkları zenginlik olarak görürsek hiçbir sorunumuz da olmaz. Biz burada Cem Vakfı çatısı altında toplumsal birliğe, beraberliğe önem veriyoruz. Toplumsal huzura ve refaha da katkı sağlayacak her türlü projede varız. Bunlar öncülük de yapıyoruz. Türkiye olarak bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız.
SON OLARAK EKLEMEK İSTEDİĞİNİZ BİR HUSUS VAR MI?
Cem Vakfı Sivas Şubesi olarak yürüttüğümüz çalışmaları ve taleplerimizi duyurma fırsatı verdiğiniz için sizlere teşekkür ediyoruz. Bizler; Sivas’a katkı sağlayacak her konuda da Cem Vakfı olarak elimizi taşın altına koyuyoruz. Bundan sonra da üzerimize ne görev tevdi edilirse yaparız. Yunus Emre’nin şu sözleriyle konuşmamı sonlandırmak istiyorum: Gelin tanış olalım, işi kolay kılalım, sevelim sevilelim, dünya kimseye kalmaz.
