Temsil sorunu çözülmeli.
Saadet Partisi GİK üyesi ve Yurt Dışında Yaşayan Vatandaşlara Yönelik Politikalar Kurulu Koordinatörü Dr. Bekir Gündoğmuş, Saadet Avrupa Münih Bölge Divan toplantısında konuştu. Yoğun katılımın gözlendiği toplantıda Saadet Avrupa Genel Başkan Yardımcıları, Bölge Sorumluları ve teşkilat mensupları hazır bulundu.
Birim raporlarının ve teşkilat çalışmalarının ele alındığı divan toplantısı sonrası katılımcılara Saadet Partisi GİK üyesi ve Yurt Dışında Yaşayan Vatandaşlara Yönelik Politikalar Kurulu Koordinatörü Dr. Bekir Gündoğmuş hitap etti.
Yurt dışında yaşayan seçmenlerin Türkiye siyasetinde önemli bir etkiye sahip olduğunu vurgulayan Gündoğmuş, elçilik ve konsolosluklarda oy kullanma hakkıyla birlikte bu etkinin çok daha önemli bir noktaya taşındığına dikkat çekti.
Milli Görüş hareketi açısından da yurt dışında yaşayan vatandaşların önemini vurgulayan Gündoğmuş, “Milli Görüş partilerinin “önce ahlak ve maneviyat”, “montaj değil ağır sanayi”, “uydu değil lider ülke Türkiye” gibi söylemleri özellikle Avrupa’da yaşayan insanımızda Türkiye’ye nazaran çok daha hızlı tesir etmiştir. Çünkü bu söylemlerin ne anlama geldiğini Avrupa’da yakından müşahede etmişlerdir. Onun için Erbakan Hoca’ya ve Milli Görüş partilerine yönelik ilgi her dönem yüksek olmuştur” diye konuştu.
Elçilik ve konsolosluklarda oy kullanma imkanının verilmesiyle seçimlere katılım oranının önemli bir seviyeye ulaştığını da söyleyen Dr. Bekir Gündoğmuş, temsil sorununun da çözülmesi gerektiğini ifade etti: “Şimdi sıra bu siyasal ilgiden istifade ederek bu muazzam potansiyeli gerçek anlamda ülke kalkınmasına yönlendirmeye gelmiştir. Bunun yolu ise öncelikle yurt dışında yaşayan insanımızın temsiliyetinin parlamentoya yansıtılmasından geçmektedir. Mavi kartlılarla birlikte 4 milyonun üzerinde bir seçmen kitlesinin Meclis’te gerçek anlamda temsil edilmesi gerekmektedir. Bunun için yurt dışı seçim çevresinin kurulmasını, TBMM’de yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın milletvekillikleri aracılığıyla temsil edilmesini teklif ediyoruz. Bugün dünya genelinde 20’nin üzerinde parlamentoda bu imkan sağlanmış durumdadır. Türkiye’mizde de bunun yapılması elbette mümkündür. Kimliğini, inancını değerlerini muhafaza eden ve yaşadığı ülkede özgüven ile hayatını devam ettiren insanlar hem Türkiye için hem de ev sahibi ülkeler için büyük bir avantajdır.