TARIMA HÜKMEDEN DÜNYAYA HÜKMEDER

Sivas Ziraat Odası Başkanı Hacı Çetindağ; ilimizde tarım ve hayvancılık sektöründe yaşanan gelişmelere ve çiftçilerin yaşadıkları sorunlara dair Sultan Şehir gazetesine özel değerlendirmelerde bulundu.

GÜNDEM 24.08.2020 20:56:00 2201 0
TARIMA HÜKMEDEN  DÜNYAYA HÜKMEDER

Sivas Ziraat Odası Başkanı Hacı Çetindağ; ilimizde tarım ve hayvancılık sektöründe yaşanan gelişmelere ve çiftçilerin yaşadıkları sorunlara dair Sultan Şehir gazetesine özel değerlendirmelerde bulundu. Sıkıntıların çözümü noktasında önerilerde de bulunan Başkan Çetindağ, üreticilere hak ettiği değerin verilmesinin önemli olduğunu belirtti.

İlimizde nüfusun önemli bir kısmının tarım ve hayvancılıkla geçimini sağladığını hatırlatan Çetindağ, “Sivas; tarım ve hayvancılık şehri. Baktığımız zaman coğrafi bakımdan da Türkiye’nin en büyük illerinden bir tanesi. Buğday deposu. Hayvancılıkta mükemmel. Biliyorsunuz koronavirüsten dolayı  da şu anda ilimizin nüfusu 2 milyon oldu. Bu da ilimizin ne kadar önemli bir şehir olduğunu ortaya koyuyor” dedi.

“İKAMETİ KÖYLERDE OLAN KİŞİLERE SAHİP ÇIKALIM”

Sivas dışında uzun yıllar farklı sektörlerde faaliyet göstermiş kişilerin son yıllarda doğdukları yere gelerek çiftçilik yapmaya çalıştığını ifade eden Çetindağ, bu durumun çok da iyi olmadığını söyledi. Çetindağ,  “20, 30 belki 40 yıl boyunca dışarıda yaşayan insanlar, arazilerinden vazgeçen insanlar şu anda köylerine gelip çiftçilik yapmaya çalışıyorlar. ‘Bu iyi mi?’ diye sorarsanız bana göre çok da iyi değil. Çünkü çok da profesyonel değil. Şu anda ilimizde ikameti köylerde olan ve çiftçilikle uğraşan kişilere sahip çıkalım. Çünkü bu insanların gelmesi demek arazinin parçalanması demek. Parseller küçülmeye başlıyor. Sizin kanalınızla şunu söylemek istiyorum: Dışarıdan gelen insanlar değil de bu işi halihazırda şu anda köylerimizde yapan insanlarımız desteklenirse bunun il ve ülke ekonomisine daha çok katkıda bulunacağına inanıyorum” şeklinde konuştu.

“TARIM BİLİMLERİ VE TEKNOLOJİ FAKÜLTEMİZ İLİMİZE ÖNEMLİ KATKI SAĞLAYACAK”

Dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgınının tarım sektörünün önemini bir kez daha ortaya koyduğunu hatırlatan Çetindağ, “Bizim Sivas’ta 80 bin üyemiz var. Bunu  4 ile çarptığınız zaman nüfusun yaklaşık yüzde 60’ı oluyor. Bizim ekonomimize en fazla katkıyı bu sektörler sağlıyor. Bunu da bildikleri için zaten dışarıdan şeker pancarı, patates üretimimiz arttı. Sivas’ımızda ayçiçeği ekimi başladı. Aspir olsun, kanola olsun bunlar başladı. Yani endüstriyel bitkilere de ağırlık verildi. Baharat çeşitlerinde kimyon çıkmaya başladı. Alternatif arttı. Tarım paydaşlarının da çiftçilerimizi buna göre yönlendirmesi, eğitmesi lazım. Yani girdisi ucuz, para kazandıracak ürünlerin ekilmesi noktasında çiftçilerimizin yönlendirilmesi lazım. Üniversitelerimizin devreye girmeye lazım. Biliyorsunuz Sivas Cumhuriyet Üniversitemizde Veterinerlik Fakültemiz var; bunların daha aktif çalışması lazım. Yeni kurulan Sivas Bilim ve Teknoloji Üniversitesi’nde Tarım Bilimleri ve Teknoloji Fakültemiz var. Bu çok önemli. İleride inşallah ilimize önemli katkı sağlayacak” dedi.

ZİRAAT ODALARI ÇİFTÇİLERİN SÖZCÜSÜDÜR

Ziraat odalarının çiftçilerin sözcüsü olduğunu kaydeden Çetindağ, Sivas Ziraat Odası olarak da çiftçilerin sorunlarını ilgili kurumlara ileterek çözümü noktasında yoğun gayret gösterdiklerini dile getirdi.

“TARIMA HÜKMEDEN DÜNYAYA HÜKMEDER”

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Başkanı Şemsi Bayraktar’ın “Tarıma hükmeden dünyaya hükmeder” sözünü hatırlatan Başkan Çetindağ, “Genel Başkanımızın bu sözü çok güzel. Hakikaten önce tarım. Gıda savaşları gündeme gelecek artık. İklimler çok değişti. Tarım Bakanlığımızın ve üniversitede ilgili bölümlerimizin de bu noktada devreye girmesi lazım. Kuraklık başladı, mevsimler birbirine karışıyor. Çiftçimizin buna göre hazırlanması, ürün çeşitliliğini bilmesi lazım. Sulanabilir tarıma ağırlık verilmeli. İlimizde baraj konusunda çok güzel çalışmalar var. İlgililere ayrı ayrı teşekkür ediyorum ama çiftçilerimizin  sulu tarıma  hazırlanması lazım. Yüksek katma değerli ürünler üretilmesi lazım” değerlendirmesinde bulundu.

“DESTEKLER ALT YAPISI OLAN ÇİFTÇİLERE VERİLSİN”

Devletin tarım ve hayvancılığın gelişmesi noktasında önemli destekler verdiğini dillendiren Çetindağ, bu desteklerin hak eden kişilere ulaşması gerektiğini belirterek şöyle konuştu: “Alet ekipmandan ilacına, gübresine kadar çok güzel destekler veriliyor ama bu destekler nereye veriliyor? Gerçek çiftçilere, alt yapısı olan çiftçilere verilsin. Gerçekten ekilen, o köyde ikamet  eden, araziyi bilinçli eken çiftçilerimize destekler verilsin.”

“PATATES FİYATLARI DİBE VURACAK”

“Sivas’ta 23 bin üyemiz var. Doğrudan gelir desteği alan çiftçi sayımız 4 bin   200” diyen Çetindağ, “Gerisi kayıt dışı. Diğerleri Çiftçi Kayıt Sistemine (ÇKS) dahil değil. Çünkü bunlar veraset intikallerinden dolayı, parçalanmış arazilerden dolayı bir araya gelemiyor. Aslında bu araziler ekiliyor ama kayıt dışı olduğu için destek alamıyor. İşte bürokratların bu sorunları çözmesi gerekiyor. Yani tarımda çok büyük seferberlik yapılması lazım. Ürün planlaması yapılmalı, bu çok önemli. Bu sene her taraf patates oldu; fiyatları dibe vuracak. Geçen sene patates ve soğan para etti. Herkes bunlara düştü bu sene de patates  para etmiyor çünkü ürün planlanması yok. Bu 1-2  yıl önceden planlanmalı, çiftçi ne ekeceğini bilmeli. Bunlar çok zor şeyler değil. Liyakatli Anadolu gençlerini oralara getirseler bu insanlara bu fırsatları verseler çok iyi olur” dedi.

“BURADA HİÇBİR BÜYÜK YATIRIMLARI YOK”

Ulusal çapta faaliyet gösteren cips fabrikalarından ötürü Sivas’ta çiftçilerin buğday üretiminden uzaklaştığını dillendiren Çetindağ, “Çiftçimiz şu anda buğdaydan soğumaya başladı. Neden? Büyük patates firmaları devreye girdi. ‘Sen buğday ekme ben patates ekeyim’ diyor ve veriyor parasını. Bu da ilimizde hem işsizliğe neden oluyor hem ekonomiyi etkiliyor hem de kontrol edilemiyorlar. Patateste büyük firmalar burayı  ekiyor ama burada hiçbir büyük yatırımları yok. Konya ‘Buğday deposu’ diyoruz ama bütün bisküvi, makarna fabrikalarını da oraya kurmuşlar. Sivas’a baktığımız zaman patatesle ilgili fabrika mı var? Yok. Bu şuna benziyor: Benim köyümde arıcı var, benim dağımda bal üretiyor. Geçen gün gittim paketin üzerinde ‘Ordu Çiçek Balı’ yazıyor. Halbuki Ordu’da çiçek yok ki olsa olsa çam balı olur. Bunlar ele alınmalı. Burada üretiliyorsa ‘Sivas Çiçek Balı’ denmesi lazım. Benim şehrimde üretiyorsan, benim şehrimin adını vermelisin” şeklinde konuştu.

“ÇİFTÇİYE YERİNDE EĞİTİM VERİLMESİ LAZIM”

Tarımın gelişmesi için tüm paydaşların el birliğiyle çalışması gerektiğini belirten Çetindağ, “Tarımda milli kalkınma olması lazım. Çiftçiye  yerinde eğitim verilmesi lazım. Ziraat mühendislerimize, veterinerlerimize memurluk yaptırmayalım ne olur. Bunlar sahada çalışsınlar. Bu alanlarda okuyan öğrencilerimiz sadece teoriyi değil pratiği de öğrensinler. Tarlada yetişsinler. Veterinerlik fakültesinde okuyan öğrencilerimizi götürün çiftçiklere bırakın. Yani haftada 3 gün teori görsün, 2 gün de pratik yapsın. Biz bu sorunları gündeme getirmek için  Sivas Ziraat Odası olarak sürekli gündemde olacağız ve tarımı da sürekli gündeme getireceğiz. Liyakatli insanların sürekli yanında olacağız, liyakatli olmayan insanları sürekli eleştireceğiz. Çünkü bu ülke, bu şehir bizim” diyerek konuşmasını sonlandırdı.


Anahtar Kelimeler: TARIMA HÜKMEDEN DÜNYAYA HÜKMEDER