Sivas´ın Divriği İlçesi´nde bulunan ve UNESCO´nun 1985 yılında ´Dünya Kültür Mirası´ listesine aldığı Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası´nda başlatılan tarihin en kapsamlı restorasyonunda çalışmalar sürüyor.
Tarihi Ulu Cami´de Restorasyon 5 Yıl Sürecek21 saat önce
Sivas´ın Divriği İlçesi´nde bulunan ve UNESCO´nun 1985 yılında ´Dünya Kültür Mirası´ listesine aldığı Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası´nda başlatılan tarihin en kapsamlı restorasyonunda çalışmalar sürüyor.
Tarihi Ulu Cami´de Restorasyon 5 Yıl Sürecek, System.String[]Sivas´ın Divriği İlçesi´nde bulunan ve UNESCO´nun 1985 yılında ´Dünya Kültür Mirası´ listesine aldığı Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası´nda başlatılan tarihin en kapsamlı restorasyonunda çalışmalar sürüyor.
Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Teşkilatının (UNESCO) ´Dünya Kültür Mirası´ listesinde yer alan ve Anadolu´nun ´El-Hamrası´ olarak nitelendirilen Sivas´ın Divriği İlçesindeki Ulu Camii ve Darüşşifasının restorasyonu başladı. 1228 yılında Mengücek Beyi Ahmed Şah tarafından yaptırılan Divriği Ulu Camii´nin tarihindeki en kapsamlı restorasyonu 5 yıl sürecek. Camii ve Darüşşifası, bu süre zarfında ibadete kapalı olacak. Ramazan Bayramı süresince 5 bine yakın ziyaretçi ağırladıklarını belirten Divriği Kaymakamı Mehmet Nebi Kaya, "Dünya Kültür Mirası listesindeki Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası, uzun ve titiz bir projelendirme sürecinin akabinde tarihinin en kapsamlı restorasyonuna alındı. Restorasyon çalışma süresi takribi 5 yıl olarak öngörüldü. Ancak, bu müstesna eser için süre ve bedel biçmek mümkün değil. Bu nedenle en büyük dileğimiz restorasyon sürecinin başarıyla tamamlanmasıdır. Bu yönde de kararlı bir iradenin ortaya konduğunu ifade etmek isterim. Nitekim Külliye içinde ve dışında Bilim ve Danışma Kurulunun gözetiminde titiz ve kapsamlı çalışmalar gerçekleştiriliyor. Sonucunu büyük bir heyecanla bekliyoruz. Bununla beraber muazzam bir turist akışı var. Dünyanın dört bir tarafından ziyaretçiler geliyor. Gerek gelen misafirlerimizin Külliye´yi görebilmeleri ve gerekse ilçemizin turizm alanında yakalamış olduğu artış ve gelişim sürecinin sürdürülebilmesi için Külliye, Cumartesi ve Pazar günleri 12.00 ile 18.00 saatleri arasında ziyarete açık olacak. Bunun için Divriği Ulu Camii ve Darüşşifasını ziyarete gelecek misafirlerimizden programlarını bu gün ve saatlere göre ayarlamalarını arzuluyoruz" diye konuştu.
Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası Restorasyonu İşinin Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından ihale edildiğini ve yüklenici firma ile imzalanan sözleşme gereğince iş bitim tarihi olarak 2020 yılının öngörüldüğünü ifade eden Kaymakam Kaya, "Restorasyon işinin kontrolörlüğü Vakıflar Genel Müdürlüğü ile Kültür Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü işbirliğinde yürütülüyor. Çalışmalar süresince yapının her türlü olumsuz dış etkenlerden ve iklim koşullarından korunması için geçici çatı yapılmasına karar verildi" diye konuştu.
Divriği Ulu Camii ve Darüşşifasının restorasyon işi için oluşturulan Bilim ve Danışma Kurulu´nda İTÜ Mimarlık Fakültesi´nden Prof. Dr. Zeynep Ahunbay, ODTÜ Mimarlık Fakültesi´nden Prof. Dr. Ömür Bakırer, İTÜ İnşaat Mühendisliği Fakültesi´nden Prof. Dr. Alper İlki ve Prof. Dr. Recep İyisan, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi´nden Doç. Dr. Ahmet Güleç, İnşaat Mühendisi ve Mimar Nicola Berlucchı ile tarih azarı-araştırmacı Necdet Sakaoğlu yer alıyor.
ULU CAMİ
Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası olarak bilinen külliye, cami, darüşşifa ve türbeden meydana gelmektedir. Anadolu Selçuklu Devleti´ne bağlı Mengücek Beyliği döneminde inşa edilen Ulu Cami, Süleyman Şah´ın oğlu Ahmet Şah tarafından; Darüşşifa ise eşi Melike Turan Melek tarafından yaptırılmıştır. 1228 yılında başlanıp 1243 tarihinde tamamlanan yapı kompleksinin Baş Mimarı Muğis Oğlu Ahlatlı Hürrem Şah´tır. Başta kapılar ve sütunlar olmak üzere, külliyenin bir çok yerinde bulunan, Ahlatlı ve Tiflisli ustaların ellerinden çıkan taş işçiliğini yansıtan motifler tüm dünyanın ilgisini çekmektedir. Bu eseri farklı ve özgün kılan bir diğer özellik de, uzaktan bakıldığında simetrik olduğu düşünülen, fakat özünde asimetrik olan bezemelerde yer alan on binlerce motifin hiç birinin bir daha kendini tekrar etmemesi; kainattaki farklı varlıkların muhteşem bir ahenk ve denge içerisinde olduklarının taşa nakşedilerek gözler önüne serilmesidir. Mimari üslubu, süsleme ve örtü sistemlerinin dengeli ve uyumlu tasarımıyla önem kazanan bu şaheser, dünyada, görülmeye değer eserler listesinin başında yer almaktadır. Seyahatnamesi ile meşhur bir Türk yazarı ve seyyahı olan Evliya Çelebi, tekkeyi şöyle tarif etmiştir: ´Methinde diller kısır, kalem kırıktır´ Görenleri kendisine hayran bırakan bu muhteşem abide eser, sanat tarihçileri tarafından ´ Divriği mucizesi´, ´Anadolu´nun Elhamrası´ gibi ifadelerle tanımlanmıştır. 1985 yılında UNESCO tarafından ´Dünya Kültür Mirası´ listesine alınan, İslam mimarisinin başyapıtı, aynı zamanda Cumhurbaşkanlığı´nın koruması altında bulunuyor.