Konu ile ilgili açıklamalarda bulunan Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi, Dâhili Tıp Bilimleri Bölümü, İç Hastalıkları Anabilim Dalı’nda görevli Uzman Dr. Erdi Şeker huzursuz bağırsak sendromu ile ilgili açıklamalarda bulundu.
İrritabl bağırsak sendromu (İBS) hastalığından bahseden Uzman Dr. Erdi Şeker; “İBS halk arasında bilinen adıyla huzursuz bağırsak, hassas bağırsak hastalığı önemli bir hastalıktır. Hem kişinin yaşam kalitesiyle hem de polikliniğimize yapılan başvuruların büyük bir kısmını oluşturması sebebiyle üzerinde durduğumuz bir hastalıktır. Birinci basamakta aile hekimliğine başvuruların onda biri, bizim polikliniklerimize başvuruların dörtte birini oluşturmaktadır. Kadınların dominant olduğu bir hastalıktır ve üçte ikisi kadınlardan oluşmaktadır. Toplumdaki sıklığı yüzde 10- 15 arasında değişmektedir. Hatta ülkemizde yapılan çalışmalarda yüzde 20 ye kadar ulaşan rakamlar görülmüştür” ifadesini kullanmıştır.
"Hastalığın semptomları arasında karın ağrısı bulunmaktadır"
Huzursuz bağırsak sendromu hastalığının belirtilerine değinen Şeker, “Hastalığın semptomları arasında karın ağrısı bulunmaktadır. Özellikle karnın alt kısımlarından başlayan ve tüm karına yayılan bir ağrı söz konusudur. Bunun yanında şişkinlik, gaz, geğirme, mide ağrısı gibi şikâyetlerde vardır. Fonksiyonel bir hastalıktır. İBS ile inflamatuar bağırsak hastalıklarını karıştırmamak gerekir. İnflamatuar bağırsak hastalığı yapısal bir hastalık olup çok farklı semptomları olan daha ciddi bir hastalıktır” dedi.
"Hastalıkta önemli olan stresle baş edebilmektir"
Hastalıkla baş etmenin yollarından ve tedavisinden bahseden Şeker, “Hastalıkta önemli olan stresle baş edebilmektir. Çünkü hastalığın en önemli nedeni yaşam tarzı, stres ve kişinin hayatında maruz kaldığı travma gibi sebeplerden kaynaklanır. Bu noktada biz İBS’yi yönetmeliyiz. İBS’nin bizi yönetmesine izin vermemeliyiz. Tedavide buna yöneliktir. İlki yaşam şekli değişikliği ve diyettir. Eğer bunlarla baş edemiyorsak daha ciddi problemler varsa kişinin psikososyal etkenleri de varsa psikiyatri gibi bilim dallarıyla irtibata geçeriz, multidisipliner bir kısımda bulunuruz. Eğer tüm bunlarla da kontrol altına alınamıyorsa o zaman bir takım tedaviler var. Bu tedavilerde hastanın en önemli dikkat etmesi gereken nokta bir gastroenterologa görünmesidir. Bu hastalığın sebebi tam belli değil tedavilerde deneme yanılma yöntemi ile yeniden düzenleme yapıyoruz. Hasta takibimizde olup bir tedaviyi deneriz fayda görmezse bir başka tedavi yöntemi uygularız. Bu şekilde devam ederiz” ifadelerini kullandı.