Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Aile Hekimliği Ödeme ve Sözleşme Yönetmeliğinin düzenlenmesine ilişkin basın açıklamasında bulundu. Yeni yönetmelik ile sözleşme yenileme ve fesih yetkisinin İl Sağlık Müdürlüklerine verildiği ifade edilen açıklamada, “Açığa alma, sözleşme yenilememe gibi olağanüstü yetkiler, tüm hukuk kuralları çiğnenerek verilmiştir. İş barışını bozan fiillerden, yapboz tahtası gibi sürekli değişikliklerden vazgeçilmelidir” denildi. Açıklamada yönetmeliğin bir an önce geri çekilmesi gerektiği vurgulandı.
"BİR BAŞARI HİKAYESİ VARSA O SAĞLIK EMEKÇİLERİNE AİTTİR"
Aile hekimliği sisteminde bugüne kadar yapılan değişikliklerin hiçbirinin toplum sağlığı öncelenmediği belirtilen açıklamada, “Sistemde var olan aşılar, mobil sağlık hizmetleri, çocuk, bebek ve gebe izlemleri ve birçok angarya işe ek olarak COVID-19 aşı uygulamaları da eklenince hem aile hekimleri hem de aile sağlığı çalışanları tükenmişlik ve çaresizlik içerisine girmiştir. Buna rağmen, burada bir başarı hikâyesi ve çabası varsa o da kesinlikle sağlık emekçilerinin kendi başarıları ve çabalarıdır. Pandemi döneminde aile hekimliği çalışanlarına kişisel koruyucu malzemeler yeterli düzeyde dağıtılamamış, bazı yerlerde de kalitesi düşük, uygunsuz kişisel koruyucu malzemeler dağıtılarak hayatları tehlikeye atılmıştır. COVID-19 nedeniyle ölen sağlık emekçilerine, COVID-19 meslek hastalığı sayılmamış, illiyet bağı aranmasına devam edilmiştir. Hatta COVID-19 ile hasta olduklarında karantinada oldukları günlerin ücretleri kesilmiştir. Polikliniklerini hiçbir şekilde kapatmadan, esnek çalışma sistemine dahil olmadan, il idarelerinin bütün mobbing ve baskılarına rağmen mesleklerine olan sadakat nedeniyle bütün bu süreci yönetemeyen liyakatsiz yöneticilerin tersine büyük bir özveri ve fedakarlıkla çalışmışlardır” ifadeleri yer aldı.
"ASM ÇALIŞANLARINA YÖNELİK BASKILAR KABUL EDİLEMEZ"
Açıklamada, “Aile Hekimliği uygulama yönetmeliğinde bugüne kadar her değişiklikte geriye gidilmiş hak kayıpları hatta cezalandırmalar oluşturulmuştur. Uzun zamandır masada olan, her geçen yıl hak kayıplarının görmezden gelindiği gerçeğine rağmen büyük bir beklentiyle, vaatlerle hak kayıplarını gidereceği söylenen aile hekimliği ödeme ve sözleşme yönetmeliği, 30.06.2021 tarihinde yeniden yayınlanmıştır. Sonuçta ise dağ fare doğurmuş ve fiyasko ile sonuçlanmıştır. Salgın döneminde sağlık çalışanlarının daha ne kadar motivasyonu düşürülebilir derken, çıkan yönetmelik ile aile hekimliği çalışanlarının aklıyla alay edilmiştir. Yönetmelik değişikliği ile aile hekimliği çalışanlarının statüsü, il sağlık müdürlüklerine bağlı işçi noktasına getirilmiş, kölelik sistemine taşınmıştır. Aynı zamanda başta pandemi sürecinde olduğu gibi, toplum sağlığını ve sağlık çalışanlarının haklarını savunan, kamuoyunu bilgilendiren, görüş ve önerilerini, taleplerini basın ve sosyal medya aracılığıyla üç kez dile getiren aile sağlığı merkezi (ASM) sağlık çalışanlarının sözleşmeleri feshedileceği, yönetmelikte yer almıştır. Böyle bir düzenlemeyi kabul etmemiz mümkün değildir” denildi.
"YÖNETMELİK İLE İŞ GÜVENCESİ SONA ERDİ"
Aile hekimliği uygulamasında iş güvencesinin yönetmelikle birlikte sona erdiği ifade edilen açıklamada, “Yeni yönetmelik ile sözleşme yenileme ve fesih yetkisi İl Sağlık Müdürlüklerine verilmiş olup zaten iller arasında var olan uygulama farklılıkları kişilerin insafına bırakılmıştır. Açığa alma, sözleşme yenilememe gibi olağanüstü yetkiler, tüm hukuk kuralları çiğnenerek verilmiştir. İş barışını bozan fiillerden, yapboz tahtası gibi sürekli değişikliklerden vazgeçilmelidir. Hukuk çerçevesinde bir yasa çıkarılmadan sistemin yürütülebilir olması imkansızdır. Aile Hekimleri ve Aile Sağlığı Çalışanlarının iş yükünü azaltarak, angarya çalışmaya son verilmelidir” denildi.
Aile Hekimliği Ödeme ve Sözleşme yönetmeliğinin bir an önce geri çekilmesi gerektiğinin vurgulandığı açıklamada, “ASM sözleşmelerinin genel işlem koşullarına sahip olması ve hekimlerin ödevler gücü karşısında zayıf durumda olmasından kaynaklanan sözleşme koşullarındaki dengesizliği ortadan kaldırmak İçin sözleşmeleri de toplu sözleşmeye dahil olmalıdır. Nüfusa ve performansa dayalı sağlık hizmeti yerine bölge tabanlı hizmet sunumu yapılmalıdır. ASM ve TSM'lerdeki görev tanımı belirsizliği, iş yükü ve çalışan sayısının artırılması ve kadrolu istihdamı yaratılmalıdır. ASM cari giderleri Sağlık Bakanlığı tarafından karşılanmalıdır. Kamu dışı ve taşeron çalışanlar kadroya alınmalıdır. ASM'de çalışan emekçilerin senelik, hastalık ve sendika izinlerinin kullanımında izni kullanan kişinin kendi yerine birini bulma şartı kaldırılmalı ve hiçbir ücret kesintisi yapılmamalıdır. Mobil hizmetlerin nitelikli sunulması için araç, gereç ve uygun mekân tahsis edilmeli, binaların fiziki yetersizlikleri Bakanlık tarafından giderilmeli, çalışanlar için dinlenme alanları sağlanmalıdır. Aile hekimlerine eş ve çocuk yardımı yapılmalıdır. Aile hekimi ve aile sağlığı çalışan emekçilerinin (kadın) gebelik ve emzirme izinleri 4/B ve diğer kadrolarda yer alanlar için 4/A’ya tabi sağlık emekçileri için yapılan düzenlemeye eşitlenmelidir. Tüm bunlar olması ve yapılması gereken temel ve gerekli talepleridir. Aile Hekimliği sisteminin ve bununla ilgili çıkarılan düzenlemelerin takipçisi olacağımızı ifade ediyor, ASM’lerde çalışan tüm emekçileri birlikte mücadele etmeye davet ediyoruz” denildi.