Zafer Partisi Sivas milletvekili aday adayı Fatih Öztürk, “Ülkemizde gelir dağılımında büyük bir adaletsizlik bulunmaktadır. Son 20 yılda bu bozuk düzenin değişmesi için hiçbir şey yapılmamıştır” dedi.
Göç İdaresi Başkanlığında çeşitli alanlarda hizmet veren Fatih Öztürk; Zafer Partisi’nden Sivas milletvekilliğine aday adaylığını açıkladı.
Yerelde ilimiz, ulusalda Türkiye’nin gelişmesi için doğduğu topraklar olan Sivas’tan milletvekili aday adayı olan Öztürk’ün Zafer Partisi’nin aday listesinde üst sıralarda yer alması bekleniyor.
Neden Zafer Partisi’nden aday adayı olduğuna ilişkin Sultan Şehir’e özel açıklamalarda bulunan Öztürk, çarpıcı tespitler yaptı.
TÜRKİYE İTHALATA BAĞIMLI HALE GETİRİLMİŞTİR
Zafer Partisi Sivas milletvekili aday adayı Öztürk, “Ülkemiz dünya ekonomileri arasında 2000 yılında 17. sırada bulunurken bugün 20. sırada bulunmaktadır. Ambargolar nedeniyle ekonomik açıdan büyük sorunlar yaşayan İran bile dünyanın en büyük 14. ekonomisi durumundadır. Ülkemizi ilk 10 ekonomi arasına sokma vaadinde bulunan mevcut iktidar bu vaadini yerine getirmek bir yana Türkiye’yi daha geri sıralara düşürmüştür. Türkiye’nin üretimi tarımdan sanayiye kadar her alanda ithalata bağımlı hale getirilmiştir. Sanayi ve Teknoloji Bakanı yerli otomobil TOGG’un yerlilik oranının yalnızca yüzde 51 olacağını açıklamıştır. Ne yazık ki iktidarın sürekli vurguladığı yerli ve milli kavramı siyasi bir söylemden öteye geçmeyip milletimizin milliyetçi duygularını okşamanın bir yolu olarak görülmektedir” dedi.
İKTİDAR MİLLETİMİZİN YILLARINI ÇALMIŞTIR
Türkiye’de vatandaşların kıvrandığı ekonomik sıkıntının en büyük nedeninin iktidarın 21 yılda yapılan hatalar olduğunu dile getiren Öztürk, “İktidar günlük hesaplar uğruna büyük ama geçici bir refah hissi yaşatan sıcak paranın ülkemize gelmesinden başka hiçbir şeyi önemsememiş ve ülkemizin ekonomik bağımsızlığına büyük darbeler vurmuştur. Türkiye bugün doğal gaz borcunun ertelenmesine muhtaç olan bir ülke haline getirilmiştir. Akılcı bir anlayışla yönetilmiş olsaydı büyük kazançlar elde edebilmesi mümkün olan pek çok stratejik kamu yatırımı yerli yabancı ayrımı yapılmaksızın satılmıştır. İktidarın, küresel piyasaların insafına terk ettiği Türkiye Cumhuriyeti için 20 yıldan daha fazla bir gelecek vadedebilmesi mümkün olmadığından bugün itibariyle ülkemizin içinde bulunduğu sorunların çözümü ve kalkınması için herhangi bir vaatte bulunup güven verebilecek bir durumda değildir. ‘Paramız var ki ithal ediyoruz’ mantığına sahip olan iktidar ülkemizin ekonomik kalkınması başta olmak üzere pek çok alanda milletimizin yıllarını çalmıştır” diye konuştu.
HİCAP DUYULAN KONULAR SIRADANLAŞTIRILMAKTADIR
“Ülkemizde gelir dağılımında büyük bir adaletsizlik bulunmaktadır” diyen Öztürk; “Son 20 yılda bu bozuk düzenin değişmesi için hiçbir şey yapılmamıştır. İnsanımızın mutfak masraflarını karşılayabiliyor olması yeterli kabul edilmiş ve gelir dağılımında adalet isteyenlere sert tepkiler gösterilmiştir. Maddi değerlerin ötesinde milletimizin bütün manevi değerleri yıpratılmıştır. Hükümete yakın televizyon kanalları başta olmak üzere Türk insanın utanç duyacağı konular saatlerce aziz milletimize izletilmekte ve hicap duyulan konular sıradanlaştırılıp masumlaştırılmaktadır” şeklinde konuştu.
TÜRKİYE’DE HUKUKA GÜVEN BÜYÜK ÖLÇÜDE SARSILMIŞTIR
Ülkemizde “hukuk devleti” ilkesinin büyük ölçüde ihlal edildiğini ve adalete olan güvenin sarsıldığını belirten Öztürk, “Liyakatsizlik, temel insan haklarına saygının büyük ölçüde ortadan kalkması, düşünce ve hürriyet özgürlüğüne tahammül gösterilmemesi gibi pek çok konuda Türkiye’de hukuka olan güven büyük ölçüde sarsılmıştır. Mevcut hükümet internet yavaşlatmadan ekşi sözlük gibi toplumsal medya kanallarına yasak getirmeye, pek çok alanda insanların kendisini ifade etmesine kısıtlama getirme yoluna gidilerek halkımızın düşünce ve haber alma özgürlüğü kısıtlanmaktadır. İnsanlarımızın korkusuzca yaşama hakkının olduğunu bugün itibariyle hiç kimse belirtemez. Ülkemiz yaklaşık 21 yıldır parti isminde adalet ve kalkınma sözcükleri olan bir iktidar tarafından yönetiliyor olmasına karşın ülkemizde adalete olan güvenin gün geçtikçe azalıp uluslararası sıralamalarda hukuki göstergelerde ülkemizin gerilemesi ve ekonomik açıdan yerimizde saymak bir yana dünya sıralamasında geriye düşmemiz mevcut iktidarın adalet ve kalkınma kavramlarını yalnızca halkta heyecan yaratma amacıyla kullandığını göstermektedir. Liyakatsizlik nedeniyle bugün halkımız AKP’nin açılımını adam kayırma partisi olarak tarif eder hale gelmiştir. Hükümetin en büyük yanlışlarından biri yabancıların para karşılığı vatanımıza paydaş yapılıp vatandaşlık konumuna getirilmesi ve istisnai vatandaşlık adı altında milyonlarca Suriyeli yabancıya vatandaşlık verilmesidir. Bu ülkemizin toplumsal yapısını gelecek dönemde büyük ölçüde değiştirecek bir çalışmadır. Suriyeli yabancılar Sayın Genel Başkanımızın da ifade ettiği gibi bombalandıkları için kaçmadılar, kaçmaları için bombalandılar. Suriyelilerden boşalan alanlarda Türkiye’yi tehdit eden terörist unsurların barındırılması amaçlanmaktadır. Suriye’deki savaşın başlama tarihinin Suriye sınırındaki mayınların temizlenmesinin hemen sonrasında başlamasının bir tesadüf olmadığını milletimizin her bir ferdi takdir edecektir. Bugün ülkemizde 10 yılı aşkın süredir dünyasının en fazla mültecisini barındırmaktayız. İnsanımıza ücret karşılığı sunulan pek çok temel hizmetin yabancılara ücretsiz sağlaması onur kırıcıdır. Ülkemiz Avrupa’nın karakolu durumuna getirilmiştir. Ülkemize yasa dışı girişler gerektiği ölçüde engellenmezken ülkemizden Avrupa’ya çıkışın imkansız hale getirilmesi için yoğun çaba gösterilmektedir” açıklamasında bulundu.
EN LİYAKATLİ ADAY SİNAN OĞAN’DIR
Zafer Partisi, Adalet Partisi, Türkiye İttifakı Partisi ve Ülkem Partisi’nin oluşturduğu ‘ATA İttifakı’nın adayı Sinan Oğan’a ilişkin de konuşan Öztürk; “Bir yanda yıkıcı bir iktidarı artık tercih etmek istemeyen halkımız, öte yandan yıllardır yaptığı yanlışlar ve beceriksizlikler nedeniyle iktidarın hükümette kalmasına yardımcı olan ve 21 yıllık ağır hasarın ardından halktaki tepkiyi bir fırsat bilerek nasıl olursa olsun iktidarı almak isteyen; hiçbir iddiası ve vaadi bulunmayan sözde muhalefetin ülkemizin yüksek çıkarları doğrultusunda çalışmayacağını çok iyi bildiğinden büyük bir umut beklemiş ve Zafer Partisi’nin öncülüğünde kurulan ATA İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı, kıymetli vatan evladı Sinan Oğan milletimiz için umudun ve güvenin adı olmuştur. Mevcut cumhurbaşkanı adayları arasında en liyakatli aday Sinan Oğan’dır. Her zaman liyakat arayan halkımız bu seçimde en liyakatli adayı cumhurbaşkanı olarak seçecektir. Ulusal basında aziz milletimiz iki seçeneğe mahkum edilmiş gibi gösterilmektedir. Ancak Türk milletinin içi rahat olsun. Israrla halkımıza başka seçeneğin olmadığı algısını yayan anlayışın karşısında vatan sevdalısı Sinan Oğan büyük bir umut olarak halkımızın karşısına çıkmıştır. Halkımız üzülmesin Türkiye hızla dirilecektir” değerlendirmesinde bulundu.
FATİH ÖZTÜRK KİMDİR?
Zafer Partisi Sivas milletvekili aday adayı Fatih Öztürk, kendisini şu ifadelerle tanıttı:
"Sivas’ın Akıncılar ilçesinde 7 Ekim 1989 tarihinde dünyaya geldim.
İlk ve ortaokul eğitimimi Akıncılar’da, lise eğitimimi Suşehri Kazım Ayan Anadolu Lisesi’nde tamamladım.
Atatürk Üniversitesi Kamu Yönetimi bölümünden 2012 yılında mezun oldum.
2016 yılında Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Felsefe bölümünden; 2020 yılında ise İstanbul Üniversitesi Açık ve Uzaktan Eğitim Fakültesi Coğrafya bölümünden mezun oldum.
2021 yılında Marmara Üniversitesi Kamu Hukuku Anabilim Dalında yüksek lisans eğitimimi tamamladım.
2014 yılında, Göç İdaresi Başkanlığı’nın ilk personellerinden biri olarak İl Göç Uzmanı sıfatıyla İstanbul’da kamu hizmetine başladım. Uluslararası koruma ve ikamet izni işlemleri başta olmak üzere çeşitli çalışma gruplarında hizmetlerde bulundum.
Orta düzeyde İngilizce, başlangıç seviyesinde Rusça bilmekteyim ve evliyim."