Osmanlı Türkçesi’nin Yabancı Dil Olmadığını Anladılar
Cumhuriyet Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Eski Türk Dili Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Recep Toparlı, öğrencilere verdiği konferansta Osmanlı Türkçesiyle ilgili önemli açıklamalarda bulundu
Çok mutlu olduğunu ifade eden Prof. Dr. Toparlı, “Osmanlı Türkçesi’nin bir yabancı dil olmadığını nihayet anladılar. Safahat okuyacak ve onu anlamayacak bir nesil düşünebiliyor musunuz? Ben istiyorum ki benim gençliğim Atatürk’ün dilinden Atatürk’ü anlasın. Başkaları onlara Atatürk’ü anlatmasın” dedi. Cumhuriyet Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Eski Türk Dili Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Recep Toparlı Selçuk Anadolu Lisesi’nde ‘Güzel Türkçemiz’ konulu konferans verdi. Okul yemekhanesinde düzenlenen konferansa öğrenciler yoğun ilgi gösterdi. Prof. Dr. Toparlı, sözlerine başlarken son günlerde gündemde olan Osmanlı Türkçesi konularına da değindi. Osmanlı Türkçesi eğitiminin okullarda verilmesiyle ilgili “Benim milat günüm, doğum günüm” ifadelerini kullanan Prof. Dr. Toparlı, “Osmanlı Türkçesi’nin bir yabancı dil olmadığını nihayet anladılar” dedi. 45 yıldır Arap harfleriyle ve Osmanlı Türkçesiyle uğraştığını kaydeden Prof. Dr. Toparlı şunları kaydetti: “Ama maalesef liselerden öğrencilerimizi Osmanlıca denildiği zaman ne akla gelir? Sorusuyla gönderiyorlardı. Osmanlıca sanki bir yabancı dil gibi takdim ediliyordu. Arapçadan, Farsçadan ve yabancı dillerden meydana gelmiş bir dil diye uzun yıllar bizlere takdim edildi. Bilmediler ki, bugünkü konuştuğumuz dilin aynısı ama biraz adabı bir dil diye takdim ettiler. Osmanlı Türkçesi adabı bir dil değildir. Biz cahilleştik de o yüzden adabı bir dil dile geliyor. Safahat okuyacak ve onu anlamayacak bir nesil düşünebiliyor musunuz? Ama ben istiyorum ki benim gençliğim Atatürk’ün dilinden Atatürk’ü anlasın. Başkaları onlara Atatürk’ü anlatmasınlar. Ben istiyorum ki Mehmet Akif Ersoy’un şiirlerini onun dilinden anlayasınız. Bakınız ben Sivas Kongresi’nin kararlarını yayınladım. Orada Atatürk’ün kongreyi açarken yaptığı müthiş bir konuşma var. Ben isterim ki onun ağzından dinleyesiniz. Ben hiç sevmem ama sizler anlayasınız diye Türkçeye çevirdim. O konuşmayı orjinaliyle anlayacak bir nesil istiyoruz. Herkesin anlaması önemli değil, birkaç kişi de anlasa yeter.” Osmanlı Türkçise dersiyle ilgili çok mutlu olduğunu kaydeden Toparlı, “Osmanlı Türkçesi’nin bir yabancı dil olmadığını nihayet anladılar. Peki, neden çok sevinçliyim? Arap harfi gördüğü her şeyi Kur’an zannedip, öpüp başlarına koyuyorlardı. Sizlerin sayesinde artık o ayrım yapılacak ve mukaddes hitabınız gerekli yerde gerekli ilgiyi görecek bir romanın Kur’an olmadığı anlayacak” ifadelerini kullandı. Arapçadan ve Farsçadan dilimize giren kelimeleri atmaya çalışıldığını ifade eden Prof. Dr. Toparlı, “Mesela bir baş kelimemiz var. Aynı zamanda kafa da diyoruz. Siz şimdi Arapça kökenli kafa kelimesini dilinizden atın bakalım. İçki içen bir kişi için başı çekiyor diyebilir misiniz, diyemezsiniz. Bunun doğru şekli kafayı çekmektir. Başka şekilde kullanamazsınız” dedi. Osmanlı Türkçesi ile ilgili önemli açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Toparlı, daha sonra ise Türkçe’nin zenginliği ve Dünyadaki yeri hakkında öğrencileri bilgilendirdi. Dünya üzerinde en çok konuşulan 5 dil arasında Türk dili ve dallarının 4. sırada yer aldığına değinen Prof. Dr. Toparlı, Türkçenin en eski 5 dil arasında yer aldığını ifade etti. Türkçenin Almanca, İngilizce ve Fransızca dillerine göre daha zengin olduğu konusunda örnekler veren Toparlı, dilimizdeki Yenge, Baldız, Görümce, Elti gibi kelimelerinin karşısında diğer birçok dilde bu kelimelerin hepsinin tek bir kelimeyle ifade edildiğini vurguladı.
Cumhuriyet Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Eski Türk Dili Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Recep Toparlı, ayrıca öğrencilere Sivas’a özgü kelimeleri duyduklarında da bunların ne anlamlara geldiğini araştırıp, öğrenmeleri konusunda tavsiyelerde bulundu.