Osmanlıcanın seçmeli ders olması tartışmaları meclisinde gündemine geldi. Yıldızeli İl Genel Meclisi Üyesi Ziyaeddin Mat Osmanlı Türkçesinden korkmayın. Rahmetli Atatürk bile oluşturduğu bin sayfalık Türkçe sözlükte Osmanlıca kelimelere yer verdi dedi.
OSMANLI TÜRKÇESİNDEN KORKMAYIN
Osmanlıca’nın seçmeli ders olması tartışmaları meclisinde gündemine geldi. Yıldızeli İl Genel Meclisi Üyesi Ziyaeddin Mat “Osmanlı Türkçesinden korkmayın. Rahmetli Atatürk bile oluşturduğu bin sayfalık Türkçe sözlükte Osmanlıca kelimelere yer verdi” dedi.
Yıldızeli İl Genel Meclisi Üyesi Ziyaeddin Mat, son günlerin tartışma konusu olan Osmanlıca’yı meclis gündemine getirdi. Osmanlıca’nın seçmeli ders olmasından sonra tartışmaların başladığını söyleyen Mat, Osmanlıca’dan korkulmaması gerektiğini söyledi. Osmanlıca öğrenilmesi gerektiğini söyleyen Mat, Osmanlıca’nın hala dilimizde yeri olduğunu, bugün ki konuşulan dil içerisinde Osmanlı Türkçesinden kalan çok sayıda sözün olduğunu hatırlattı.
Atatürk tarafından yapılan dil devriminde bin sayfalık bir sözlük ortaya çıkarıldığını söyleyen Mat, Atatürk’ün de Osmanlıca kelimelere bu sayfada yer verilmesi gerektiği talimatını hatırlattı. Yaşanan tartışmaların yersiz olduğunu belirten Yıldızeli İl Genel Meclisi Üyesi Mat, “Bundan birkaç hafta önce kamuoyunun gündemi bayağı meşgul eden Osmanlıca meselesi idi. Bu konuda bir açıklama yapma gereği duydum. Bu Osmanlıca dersi seçmeli olarak Milli Eğitim Şurasında benimsenip hükümete sunulduğu zaman bazı çevreler tarafından yer yerinden oynatıldı. Oysaki bunun için tartışılmasına gerek yok. Çünkü bu Türkiye Cumhuriyeti kurulduğu zaman rahmetli Atatürk tarafından iş çözülmüş bize vermiş. Daha bunun irdelenmesine gerek yok. Atatürk’ün bir sözünü söyleyeceğim. Tamamı kendisine aittir. Atatürk’ün emriyle bin sayfalık Türkçe sözlük yazılırken mektup, kitap, katip bizim olsun. Bu kelimeleri çıkarırsak biz ne ile konuşacağız diyor. Osmanlıca diye bir dil yok. Şimdi bu Osmanlıca Türkçesini bin sayfalık sözlükten çıkardığınız zaman o sözlük 100 sayfaya düşer. Biz konuşamayız. Bugün halaoğlu, amcaoğlu, dayıoğlu yerine bir kuzen kelimesini koruz o da bunun yerini tutmaz. Niye tutmaz? Halaoğluna da, amcaoğluna da, dayıoğluna da kuzen diyorlar. Hiç birisini yerli yerinde oturtturamayız. Kafa, kelle, baş hangisi ile hitap edeceksin. İşte çok kafalı adam dediğiniz zaman çok zeki adam anlamına gelir, çok başlı adam dediğiniz zaman çok düşünceli anlamına gelir. Bu kelimelerin içinden çıkamayız. Onun için Osmanlıca Türkçesi devam edecektir. Bunu öğrenmekten ve öğretmekten gocunmuyoruz. Olması gerekir,çünkü zaten var. Peki zaten var da bunun için niye kıyametleri koparıyorlar. Benim anladığım kadarıyla muhtemelen bu milletin Osmanlıca Türkçesini öğrenmesinden değil. Çünkü bu millet, Fransızca öğrendi, Arapça öğrendi, İngilizce öğrendi bir şey olmadı. Herhalde yeni yetişecek neslin Osmanlılaşmasından korkuluyor. Bana göre bu nedenle bu kadar çok üzerine gidiliyor. Bundan da korkmayalım çünkü Misakı Milli sınırları içerisinde yani Türkiye Cumhuriyeti vatanı topraklarının içerisinde biz Osmanlılaştığımız zaman bunun bize faydası var, rahatlılığı var huzuru var. Bundan korkacak olan sınırlarımızın dışında bulunanlardır. Doğu’da Rusya’sı Batı’da Avrupa’sı bundan korkacak olan onlardır. Bizim korkacak bir şeyimiz yok. Osmanlıca Türkçesini zaten konuşuyoruz” ifadelerinde bulundu.
Atatürk tarafından hazırlatılan bin sayfalık sözlükten Osmanlıca kelimelerin çıkarılması halinde çok az bir kelime haznesi kalabileceğini söyleyen Mat, Osmanlıca’nın herkes tarafından öğrenilmesinin zarar değil fayda getireceğini ifade etti.
