Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş´ın Cuma hutbesinde söylediği sözlere ilişlin suç duyurusunda bulunulmasına bir tepki de Mil Diyanet-Sen Sivas temsilciliğinden geldi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi ve bazı baroların LGBTİ'lere yönelik nefret söyleminde bulunduğu gerekçesiyle Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş hakkında suç duyurusunda bulunmasının bardağı taşıran son damla olduğunun belirtildiği açıklamada, Erbaş’a destek mesajı verildi.
“İSTANBUL SÖZLEŞMESİ DERHAL LAĞVEDİLMELİ”
Açıklamada; “İstanbul Sözleşmesinden aldıkları cesaretle, LGBT benzeri dernek, baro ve örgütlerin sosyal medya mecralarında ve internet televizyonculuğu vasıtasıyla ailelerimizi ve çocuklarımızı dinamitledikleri yetmiyormuş gibi, Diyanet İşleri Başkanı hakkında LGBTİ'lere yönelik nefret söyleminde bulunduğu gerekçesiyle suç duyurusunda bulunmaları, İstanbul Sözleşmesi’nin derhal lağvedilmesi gerektiğini bir kez daha ortaya koymuştur. Geçtiğimiz aylarda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, son zamanlarda yayınlanan dizilerde evlilik dışı hayatın özendirildiğini söyleyerek tepki göstermişti. Erdoğan, dizi ve programlardaki gayri ahlakiliğe tepki göstererek ‘Buna bir tavır koymalıyız’ ifadelerini kullanmıştı. ‘Evlilik dışı hayat medya aracılığıyla özendirilmeye çalışılıyor. Aile kökünü kurutmayı amaçlayan sembollerin önü açılmaya çalışılıyor. Bu büyük tehlikeye hep birlikte karşı koymalıyız. Nikah dışı evlilik bizim değerlerimizde yok. Buna hep birlikte tavır koymalıyız’ değerlendirmelerinde bulunmuştu” denildi.
“HAYRET VE İBRETLE DİNLEDİK”
Başkan Erbaş’ın; 24 Nisan tarihinde hutbeyi irad ederken “Ey insanlar! İslam zinayı en büyük haramlardan kabul ediyor. Lûtîliği, eşcinselliği lanetliyor. Nedir bunun hikmeti. Hastalıkları beraberinde getirmesi ve nesli çürütmesidir” sözlerini kullandığının anımsatıldığı açıklamada, “Sözde İnsan Hakları Derneği’nin suç duyurusunda bulunmasını, akabinde de Ankara ve İzmir barolarının Diyanet İşleri Başkanımız ve yüce dinimizin emirlerini hedef alarak şuursuzca yaptıkları açıklamaları maalesef hayret ve ibretle dinledik. Şaşkınlığımız; sesi çağlar öncesinden gelen bu sapkınlığı, sözde İHD ve baroların savunarak, Allah'ın ayetlerini inkar eden cüreti, bunlara bu cesareti veren İstanbul sözleşmesinin iptal edilmemesi sebebiyledir! Aldığımız ibret ise, anılan kurumların içinde bulunduğu takvim yılında yaşamalarına rağmen bundan nesiller önceki Lut kavmi gibi aynı zihinsel yapıya sahip olmaları ve dogmatik bir yapıyla devletimiz içinde kurum haline gelmeleridir” ifadelerine yer verildi.
Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi: “Toplumu din konusunda aydınlatmaya ve anayasada kendisine tanımlanan görevini ifa etmeye çalışan Diyanet İşleri Başkanımız Sayın Ali Erbaş hocamızı, yıpratmaya çalışan bu kurumlar hakkında gerekenler yapılmaz ise, bir sonraki aşamada İslam dininin tüm emirlerine karşı saldırıya geçmeleri ve sapkınlıklarını açıktan yapar hale gelmeleri kimseyi şaşırtmamalıdır. Mil Diyanet-Sen ailesi olarak tüm üyelerimizle birlikte muhterem Diyanet İşleri Başkanımız Prof. Dr. Ali Erbaş hocamızın 24.4.2020 tarihinde hutbe irad ederken kullanmış olduğu ifadelerin her bir harfine aynen katılarak Ali Erbaş yalnız değildir diyoruz.”