AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, Sivas’ta sivil toplum kuruluşları temsilcileriyle bir araya geldi.
AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, Sivas’ta sivil toplum kuruluşları ile bir araya geldi. Ünal burada yaptığı konuşmada, farklı fikir ve görüşlerin bir arada olmasının önemine değinerek, “Biz 2022’den bu güne hep bir şeyi dile getirdik. Bu toplumda en başında Kürt meselesini ele alırken de Alevi meselesini ele alırken de yine bu toplumda yaşayan dindarların sorunlarını ele alırken de geçtiğimiz 20 yılda bir şeyi öncelikledik. Dedik ki ‘insanı yaşat ki devlet yaşasın’ çünkü insanı yaşatmadığımız zaman insanın inancı, düşüncesi, etnik kimliği ne olursa olsun, siyasi görüşü ne olursa olsun önce insan demediğinizde birlikte yaşama tecrübesini intikaya uğratırsınız. 20 yılın sonunda biz sizlerle Sivas’ta farklı görüşlerden, farklı düşüncelerden, farklı kesimlerden ama Türkiye’de bin yıldan beri bu topraklarda birlikte yaşama tecrübesi ile harmanlanmış insanlar olarak bir çatının altında toplanabiliyorsak bu çok kıymetli bir şey” dedi.
“Beraberiz, birlikteyiz”
“Cumhurbaşkanımızın deyimi ile hepimiz Türkiye ittifakının parçalarıyız” diyen Ünal, “Seçim ittifakları olabilir. Siyasi ittifaklar olabilir. Fakat öyle bir ittifak var ki bu ittifak Cumhurbaşkanımızın ifade ettiği gibi aynı vatanın, aynı bayrağın, aynı devletin, aynı milletin, parçası olmamızdan kaynaklanan ve bu devletin ali çıkarlarını kendi çıkarları olarak gören kısaca her meselede Türkiye’nin yanında duran herkesle beraber olduğumuz söylüyor. Çünkü asıl mesele Türkiye söz konusu olduğunda bizim nerede durduğumuzdur. Mavi vatan söz konusu olduğunda nerede durduğumuzdur. Türkiye’nin sınır güvenliği söz konusu olduğunda nerede durduğumuzdur. Türkiye’nin toprak bütünlüğü söz konusu olduğunda nerede durduğumuzdur. Türkiye’nin uluslararası verdiği mücadelede nerede durduğumuzdur. Önemli olan budur. Eğer mavi vatanı saldırganlık olarak nitelendirebiliyorsa bir siyasi anlayış, bu siyasi anlayışla ilgili bir sorun vardır. Türkiye’nin mavi vatanla ilgili haklarını eğer bir anlayış saldırganlık olarak nitelendiriyorsa, burada bir sorun vardır. Türkiye’nin 910 kilometrelik sınırı ile ilgili sınır güvenliğini sağlamak, toprak bütünlüğüne dönük saldırıları, sınır ötesinde göğüslemek, terörü Türkiye içinde değil de Türkiye dışında karşılamak, göğüslemek ve terörü kaynağında kurutmak için verdiğimiz mücadeleyi eğer birileri anlamıyorsa bunu siyasetle izah etmemiz mümkün değildir. O yüzden biz şunu söylüyoruz. Türkiye’nin yanında olan, yanında duran herkesle, siyasi görüşü ne olursa olsun beraberiz, birlikteyiz” dedi.
“Artık devlet vatandaşın, milletin devleti”
Ünal, artık devletin vatandaşın ve milletin devleti olduğunu belirterek şunları kaydetti:
“Biz Türkiye Büyük Millet Meclisinde 2003 yılında, burada bulunan o dönemde milletvekili olan arkadaşlarım bilir. 2003 yılında bir milletvekili TBMM’nin içerisinde bulunan askeri garnizona sakallı olarak girdiği için restorandan çıkarıldı. 2003 yılında. Bize diyorlar ki siz sürekli eskiden olanları anlatıyorsunuz. Hayır biz sürekli eskide olanları anlatmıyoruz. Biz diyoruz ki, dünü unutan geleceği inşa edemez. Dün yaşananları hatırlamazsak istikametimizi kaybederiz. Biz dünü unutursak tarih tekerrür eder. Bizler hangi görüşten olursak olalım ceberut devlet aklının bu ülkede hiçbir görüş düşünce ayıt etmeksizin, Kahramanmaraşlı olarak Abdürrahim Karakoç’un bir şiiri ile hatırlatayım, bir şiirini vardır ‘arzu hal diye’ , ‘Varmıştı makama arzuhal için bey dedi yutkundu eğdi başını. Biz azar yedi ki oldu o biçim, şey dedi yutkundu eğdi başını.’ Vatandaş devletin karşısında azar yiyen, azar işiten ve yetmedi her hangi bir hak hukuk iddia edemezken biz hep birlikte bir şeyi gerçekleştirdik. Artık devlet vatandaşın milletin devleti.”