Tarım ve Orman Bakanlığı’nda görev yapan bürokratların alanında yetkin olması gerektiğini söyleyen Çetindağ, “Liyakatli insanların getirilmesi lazım, koltuk sevdasında olanların değil. Koltuk sevdası için değil de vatan için çalışmalarını istiyoruz. Koltuğa oturan insanların Sayın Cumhurbaşkanımıza, Sayın Tarım Bakanımıza düzgün bilgileri vermeleri lazım. Böyle olursa yem girdilerindeki yükselişi çözmememiz için bir sebep yok” dedi.
Sivas Ziraat Odası Başkanı Hacı Çetindağ, Çiftçi TV’de Taner Öztürk tarafından hazırlanan programa konuk oldu.
Sivas’ta tarım ve hayvancılık alanında yaşanan gelişmeleri değerlendiren Başkan Çetindağ, çiftçilerin sorunlarını gündeme taşıdı.
Tarım ve hayvancılığın Türkiye’nin olmazsa olmaz sektörleri arasında yer aldığını ifade eden Başkan Çetindağ, bu sektörlerin gelişmesi için Tarım ve Orman Bakanlığı’nda görev yapan bürokratların liyakatli olması gerektiğinin altını çizdi.
“ÇİFTÇİLERİMİZ CANLA BAŞLA ÇALIŞIYOR”
Sivas’ta buğday sezonunu değerlendirerek sözlerine başlayan Çetindağ, “Sivas yüzölçümü açısından Türkiye’nin ikinci büyük ili. Ekonomisi de tarım ve hayvancılığa bağlı bir şehir. Tüm çiftçilerimiz canla başla çalışıyor. Buğday ve arpa hasadımız bitti. Önümüzde patates, şeker pancarı ve mısır kaldı. Endüstriyel bitkiler kaldı. Bu sene önceki yıllara göre verimimiz, kalitemiz daha iyi. Çiftçilerimiz bu sene biraz daha memnun” dedi.
SAMAN FİYATLARI BİN LİRAYA DAYANDI
Ülke gündeminde önemli bir yer teşkil eden saman fiyatlarına da değinen Çetindağ, “Şu an gündemimizdeki en büyük sıkıntılardan birisi de saman. Sivas’a göre ele almamız gerekirse besicilerimizde saman sıkıntısı var. Fiyatlar şu anda bin liraya dayandı. Karadeniz illeri, Nevşehir, Malatya sürekli Sivas’tan saman taşıdığı için fiyatlar otomatik olarak yükseldi. Bu sene samanın az çıkmasının sebeplerinden bir tanesi de biliyorsunuz bizim Sivas’ımızda daha çok yem bitkilerine önem verildi. Arpa, yulaf, tritikale gibi. Saman bunlardan az çıkıyor. Bir de kaliteli buğday ekildi; samanı pek çıkmıyor. Saman da çıkmayınca fiyatları yükseldi. Şu anda Sivas’ta samana aşırı derecede talep var. Kamyonlar sürekli çalışıyor. Bizim kendi besicimiz, çiftçimiz de mağdur aslında ama hesabını, kitabını iyi yapan çiftçilerimiz kazanıyor. Bilhassa Karadeniz bölgesine Sivas’tan çok saman gittiği için nakliyenin de yükselmesinden dolayı fiyatlar yükseldi” diye konuştu.
İŞİ BİLENLER ARAZİDE OLMALI
Yem fiyatlarının artmasından yakınan Çetindağ, “Buradaki besicilerimizin en önemli sıkıntılarından birisi de yem girdilerinin çok olması. Tüm besicilerimizin de çiftçilerimizin de yaptıkları hayvancılıkta yemlerinin en az yüzde 50’sini kendileri çıkarması gerekiyor. Tarımın dışında çiftçi olmayan insanlar besicilik yapıyor. İşi bilenlerin, arazisi olanların çiftçilik yapması lazım ki kendi yem bitkililerinin yüzde 50’sini kendisi üretsin, yüzde 50’sini de dışarıdan alsın. Bu sürekli dışarıdan alındığı zaman ister istemez sıkıntı oluyor. Herkes besicilik yapmamak zorunda. Bunun da bir kriteri olmalı. Hazine arazilerinin verileceği açıklanınca memurlar sürekli buraya geldiler ve ‘Hazine arazisini ekeceğim’ dediler. Hayvancılık da buna benziyor. İşi profesyonelliğe dökmemiz lazım. Devletin de bu işi profesyonel bir şekilde yapacak hayvancılarımıza destek vermesi lazım. Her önüne gelen besicilik yapmamalı” dedi.
“LİYAKATLİ İNSANLARIN GETİRİLMESİ LAZIM”
Ülkemizin tüm bölgelerinin tarım ve hayvancılık noktasında eşsiz olduğunu belirten Çetindağ, “Ülkemizin her tarafı meralarla doku. Sulanabilir arazilerimiz çok. Yem bitkilerimiz çok. Bunları iyi değerlendirmemiz lazım. Bakanlığımızdaki bürokratlarımızın, araziyi tanımamış insanların yukarıdan ahkam kesmesiyle olmuyor bu işler. Anadolu insanları oralara getirilmeli. Sürekli arazide olurlarsa, çiftçimizi, besicilerimizi yönlendirirlerse bu işi çözeriz gibi geliyor. Liyakatli insanların getirilmesi lazım, koltuk sevdasında olanların değil. Koltuk sevdası için değil de vatan için çalışmalarını istiyoruz. Koltuğa oturan insanların Sayın Cumhurbaşkanımıza, Sayın Tarım Bakanımıza düzgün bilgileri vermeleri lazım. Böyle olursa yem girdilerindeki yükselişi çözmememiz için bir sebep yok. Biz bunu Sivas’ta başlattık. Sivas Valimize de buradan çok teşekkür ediyorum. Sivas Valiliği nezdinde Sivas Belediyesi ile SİVTAŞ diye bir şirket kurduk. Burada yem üretilecek. Çiftçilerimize destek olmak için de piyasadan çok çok aşağıya verilecek. Bizim bir Valimiz var; Allah ondan razı olsun. Daha önce İl Özel İdaresi Genel Sekreteri idi; şu an Vali. 24 saat tarımla ilgileniyor. Araziden inmez. Besicinin, tarımın, çiftçinin, yanındadır. Biz bunu başaracağız inşallah. Bu vesileyle sizin kanalınızla tekrar söylüyorum; Anadolu gençlerinin gelmesi lazım. Tarımdan gelen, tabandan gelen insanların Bakanlıktaki o koltuklara oturması lazım. Koltuk sevdası için değil, vatan sevdası için gelmesi lazım. Birilerine yalakalık etmek için değil bu ülkeye hizmet etmek için gelmesi lazım. Bizim sistemimiz öyle kurulmuş ki insan koltuğa oturuyor o koltuğu korumak için bırakın tarımı birilerinin arkasından koşmaya çalışıyor. İşte bu kalkacak. Bu ülke bizim. Herkes içeride iken bizim çiftçimiz arazideydi. Yine çalışmaya devam edeceğiz. Bu bayrağın altında olduğumuz sürece kimseye muhtaç etmeyeceğiz inşallah. Bizde hükümetimizden bunun karşılığını almak istiyoruz. Alıyoruz ama biraz daha oturup düşünülmesi lazım. Bir de bu aydan sonra tohum başlayacak. Biliyorsunuz gübre fiyatlarının girdilerinin yavaş yavaş yükselmeye başladığı bu günlerde hükümetimizin devreye girerek tohum ve gübrede çiftçilerimize yardımcı olmasını istiyoruz” dedi.