Geleceğin Vizyonu Masaya Yatırıldı
Sivas’ın geleceğinin masaya yatırıldığı “Şehir Kimliği Çalıştayı” tanıtım toplantısı yapıldı. Sivas’ın şehir kimliği ile ilgili bilgiler veren Sivas Valisi Âlim Barut, “İki şey günümüzde geçmişi geleceğe taşımamızda büyük engeller oluşturdu” dedi
Barut bunların en önemlisinin ise kontrolsüz ve plansız küçük şehirlerden büyük yerlere metropollere göç edilmesi olduğunu ifade etti.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Sivas Belediyesi’nin ortaklaşa düzenlediği “Şehir Kimliği Çalıştayı” tanıtım toplantısı yapıldı. Fidan Yazıcıoğlu Kültür Merkezi’nde gerçekleşen programa Sivas Valisi Âlim Barut, Sivas Belediye Başkanı Sami Aydın, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Danışmanı İbrahim Recep, Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Faruk Kocacık, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Salih Ayhan, İl Genel Meclis Başkanı Sedat Özata, İl Kültür ve Turizm Müdürü Kadir Pürlü ve diğer yetkililer katıldı.
Tanıtım toplantısında bir konuşma yapan Sivas Valisi Âlim Barut, “Ben birçok konuşmamda Sivas’ın kimliğini oluşturmuş, kendine has bir kültürü olan şehir olarak tanımladım. Ben Sivas kimliğini oluşturmuş şehir derken 8 bin yıl öncesine varan yerleşim alanı olması ve bunun şehir hayatına getirdiği özellikleri ve bırakılan tabii ki tarihi eserleri kastettim” dedi. İlimiz merkezindeki kent meydanına da değinen Vali Barut, “Gelen misafirlerimize hükümet konağının balkonundan Sivas şehrini bir anlamda kimliği olarak tarihi özeti olarak gösteriyorum. İki şey günümüzde geçmişi geleceğe taşımamızda büyük engeller oluşturdu” dedi. Vali Barut, şunları kaydetti:
“Bana göre birincisi kontrolsüz plansız küçük şehirlerden büyük yerlere metropollere göç edilmesi. Bir araştırma yapılmıştı. 2008-2009 da olacak. Son 20 yıllık periyotta nüfusun yüzde 47’si yer değiştirmiş. Bunu 50 yıla alırsanız yüzde 80 yer değiştirmiştir. Ama bu yer değişimi bu göç planlı programlı hazırlıklı değil. Bu yüzden bir zamanlar Ankara’nın Mamak semtini hep gece kondu oluşturuyordu. İşte bu şehir kimliğinde geçmişin geleceğe taşınmasında büyük bir engel, bunların alışması lazım.
Divriği ilçesinde kültür oluşturulmuş, Divriği Ulu Camii ve Şifahanesini yapmış bugün öyle bir eseri meydana getirmemiz mümkün değil. Demek ki biz geçmişi geleceğe taşıyamıyoruz. Bunları taşıyamadığımız içinde gece kondu şehirlerimiz oluşuyor. Bunlarda bu çalıştayda ve bunun dışında her mekânda tartışılması gereken hususlar. Diğer bir husus çok kullandığımız artık vazgeçemeyeceğimiz çimento bence şehrin oluşturulmasında büyük engel durumda. Bütün bu sorunları konuşup acaba neleri çözebiliriz diyerek böyle bir fırsat geçmiştir. Bu fırsatın geçmesinde öncelikle Çevre ve Şehircilik Bakanımız Sayın İdris Güllüce ve onun kıymetli danışmanı posizyonun bulunan arkadaşlarımıza ve Sivas’ı temsil eden tüm personele ve katılarak konunun önemli olduğunu fikren ve fiziken bilen değerli katılımcılara teşekkür ediyorum.” Sivas Belediye Başkanı Sami Aydın ise “Bu Çalıştay’ın Sivas’ımızın geleceğine ışık tutmasını rehberlik etmesini temenni ediyorum. 81 ilimizin ayrı ayrı potansiyeli ve özellikleri var. Ama biz ülke olarak maalesef bugüne kadar bunları yeteri kadar değerlendirememişiz. Yeteri kadar halkımızın vatandaşımızın hizmetine sunamamışız” dedi.
Sivas’ın bir Selçuklu şehri olduğunu ama Selçuklu denildiğinde sadece medreseleri yani fiziki yapılarının gündeme geldiğini kaydeden Başkan Aydın, “Halbuki Selçuklu’nun sadece fiziki yapısı değil o günün anarşik felsefesi, yaşam biçimi, ticareti, sosyal hayatı vs. bunlarında birer miras olduğunu bunlarında bugüne taşınması gerektiğini bilmemiz lazım” dedi. Başkan Aydın şu ifadeleri kullandı:
“Sivas bir Osmanlı kenti ve Osmanlı dediğimiz zaman, Sivas ticaretin kavşak noktası Sivas o dönemlerde Anadolu’nun önemli merkezlerinden bir tanesi ama bugüne aktarılan sadece belli sayıda kalmış mimariler. Sivas bir cumhuriyet şehri ve cumhuriyetin temellerinin atıldığı bir şehirdir. Sivas’ın kaybolmuş değerlerini ortaya çıkaracak potansiyelini gün yüzüne çıkaracak yol safhasını belirleyecek bir çalışma. Bu çalışmanın bütün şehirlerimize başta Sivas olmak üzere çok katkı sunacağına inanıyorum. Çünkü Sivas’ın geçmişini öğrenmek isteyen bu rehberden istediği bilgiye ulaşacaktır. Sivas’ımıza yatırım yapmak isteyen iş adamının istediği alanı her şey bu rehberde kendini gösterecektir. Sivas’ın hedefleri burada belirtilmiş olacaktır. Bu bakımında böyle çalışmaya Sivaslı olarak gerekli takviyeyi yaparak çok önemli bir projeyi hep birlikte hayata geçirmiş olacağız. Sivas potansiyeli olan bir şehirdir. İnanıyorum ki bu çalışma Sivas için çok önemli adımların başlangıcı olacaktır.bu şehirde bir takım avantajlar bir takım önemli potansiyeller net olarak sadece Sivas’ın gündemini değil ülkenin gündemine hükümetin gündemine gelecektir. Böyle bir çalışmadan dolayı başta sayın bakanımız olmak üzere şehircilik bakanımızın bütün ekibine şükranlarımı teşekkürlerimi sunuyorum. Bu organizasyona katılım sağlayan çok değerli valim ve ilimizin çok değerli bürokratlarına teşekkürlerini sunarak konuşmasını tamamladı.” Şehir kimliği fikri nereden çıktığına değinen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Danışmanı İbrahim Recep yaptığı konuşmada, “Devlette devamlılık esastır ancak sayın bakan İdris Güllüce göreve geldikten sonra normal ve rutin iş ve işleyişleri zaten bazen yeni düzenlemeler getirmesi hususunda çalışmalar yapmaya başladı” dedi. Bu süre içerisinde yurt çapında il stratejik mekânsal planlama yapılması kanaatine varıldığını ifade eden Recep, “Sonra mekânsal stratejik planlama ülkenin tamamında en küçük yerleşim yerlerinde yerleşim olmayan yerlere kadar tamamının yeniden planlamak yerleşim, turizm, faaliyet vs. bütün üstünde yaşayan insanların bu topraklardan nasıl istifade edeceğini yeniden tasarlamak konumlandırmak ve mevcut bir bilançoyu ortaya çıkarmak çalışması başlatıldı” ifadelerini kullandı.
Bakanlık Danışmanı Recep şunları kaydetti:
“Bu konularda 2 üniversite ile protokol yaptık. İller bankasının finansmanıyla taramalar ve bilimsel çalışmalar başlamış oldu. Ancak mekânsal planlamanın özellikle şehirlerle ilgili kısmında özellikle şehirlerin her birinin ayrı bir kimliği ayrı bir ruhu ayrı bir tanımı diğerlerinden farklı diğerleriyle birleşen ele alınması gereken bir şehir kimliği tanımın yapılması gerektiği kanaatine vardık. Ve şehirlerin her birisinin diğeri ile olan benzeyen ve farklılaşan yönlerini yani kimliğini tanımlamak için bir şimdiye kadar gelmiş şimdiye kadar bilinen yönleriyle yanlarıyla bilgileriyle elde olması gerekenle vizyonu ile gerçekleştirmek istedikleriyle projeleriyle her bir şehri her bir mekânı yeniden tanımlamak için bu stratejik planlaması rahat olsun diye şehir kimliği çalıştayını başlattık.
Önce pilot çalışma yapalım dedik. Ordu ve Üsküdar da pilot çalışma yaptık. Orduda ki çalıştay toplantısında yaklaşık 1500-2000 kadar insan, değerli bürokratlar, belediyeden, sivil toplum kuruluşlarından, odalardan ve hatta komutanlara kadar katılım gerçekleşti. Sonra çalıştayda hedefinizin ne olduğunu ne yapmak istediğinizi çalıştayla nereye varmak istediğinizi ve çalıştayla bize nasıl katkı verebileceğinizi beklentilerinizi toplantıya teşrif eden vatandaşlara arz ettik. Çalıştayla iki bölümden oluşuyor. Birisi tanıtım toplantısı birde çalıştayın kendisi. Tanıtım toplantısında azami katılı bekliyoruz. Çünkü şehirli şehrini nasıl tanımlıyor bu noktada azami bilgi ile takviye edebilmek için herkesi nasıl katkı verebilirsiniz sorusu ile baş başa bırakıyoruz. Çalıştay da ise bilimsel bir toplantı dolayısıyla orada çok fazla iştirak olmasını beklemiyoruz. Oradaki hedefimiz ise ortalama 100 katılımcı, olmasa da 10’ar kişi herkesin başında bir eğitim üyesi moderatör ve il moderatörümüz var. İl moderatörü Profesör Seyfettin bey ve onun yardımcıları ve onların organize ettikleri yaklaşık 50 kadar akademisyen arkadaş var. Bu çalıştayları İstanbul Ankara merkezli yerel işbirliğiyle beraber gerçekleştirmeye başladık. Sivas’ı Sivaslıların gözünden Sivas’ın şehir kimliğini vizyonunu, nerelerde olmasını hedeflere ulaşmasını Sivas’la ilgili tarihten kalma bilgiler veya Sivas’la alakalı enteresan tespitleri olan herkes bizim için dinlemeye değer, anlattıkları kayıt almaya değer. Çalıştay’dan sonra paylaşılan fikirler akademisyen arkadaşlar tarafından birleştiriliyor. Çalıştay sonuç bildirgesi kitapçığı haline getiriliyor.”
