Diyarbakır`daki 8 Ölümlü Silahlı Kavgaya İlişkin Dava Sivas`ta Görüldü,
Diyarbakır`ın Hazro ilçesine bağlı Çiftlibahçe köyünde 8 kişinin öldüğü, 6 kişinin yaralandığı silahlı kavganın ilk duruşması güvenlik gerekçesiyle Sivas`ta yapıldı.
17 Ağustos 2013 tarihinde Diyarbakır`ın Hazro ilçesine bağlı Çitlibahçe köyünde 2 çocuğun kaçırılıp PKK`ya katmak istenmesi üzerine çocukları kaçırdığı iddia edilen iki aile arasında çatışma çıkmış, uzun namlulu silahların kullanıldığı çatışmada 5`i kadın 8 kişi ölürken, 6 kişide yaralanmıştı.
ADLİYE ÖNÜNDE GENİŞ GÜVENLİK ÖNLEMLERİ ALINDI
18 aydır tutuklu bulunan 8 sanığın katılımıyla ilk duruşma güvenlik gerekçesiyle Sivas`ta yapıldı. Duruşma öncesi Sivas Adliyesi ve çevresinde geniş güvenlik önlemleri alındı. Adliye çevresinde arama noktaları oluşturularak adliyeye girenler iki kez polis ekipleri tarafından arandı. Adliyenin bulunduğu cadde ve sokaklar barikatla çevrilerek yollar trafiğe kapatıldı. Polis ekiplerinin Sivas-Kayseri karayolunda gerçekleştirdikleri yol kontrolleri sırasında arama noktasında F.İ. adlı bir kadının üzerinde tabanca ve mermi ele geçirildi. Kadının olayda hayatını kaybedenlerin yakını olduğu ve duruşmayı izlemeye geldiği belirtildi. Olayla ilgili tutuklu bulunan 5 şahıs geniş güvenlik önlemleriyle cezaevi aracıyla adliyeye getirildi.
Sabah saat 10.00`da başlayan duruşma 2`inci Ağır Ceza Mahkemesi`nde görüldü. Tutuklu sanıklardan İzzet Tekin Diyarbakır`dan, Ömer Tekin ve Mehmet Tekin Erzincan T Tipi Kapalı Cezaevin`den Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi`yle (SEGBİS) duruşmaya katılarak ifade verdi.
MAHKEME HEYETİ İDDİANAMEYİ OKUDU
İddianamede, kavganın Uğurlayan ailesinin, iki çocuklarının terör örgütü PKK`ya katılmasından Tekin ailesini sorumlu tutmasıyla başlayan husumetten kaynaklandığı belirtildi.
Maktullerden Mehmet Salim`in oğlu Ramazan ile şüpheli Gani Uğurlayan`ın oğlu Osman`ın, Tekin ailesinin ikametinin arka tarafında hayvan otlattıkları sırada kayboldukları kaydedilen iddianamede, Uğurlayan ailesinin çocuklarının Tekin ailesinden 2 kişi tarafından kandırılarak terör örgütü PKK`ya götürüldüğünü savundukları ifade edildi. Uğurlayan ailesinin Tekin ailesiyle yaptığı görüşmeden sonuç alınamadığı kaydedilen iddianamede şu ifadelere yer verildi:
"Maktul Mehmet Salim Uğurlayan çocuklarını Erdal ve Ömer Tekin`in Lice ilçesi Çavundur köyüne götürdüğünü öğrenmesi üzerine Veysi, Heybet, Behçet, Ferzende ve Gani ile köye gittiği, köye giderken Erdal`ın aracıyla geldiği yöne tekrar geri döndüğü, dönerken kornasına uzun uzun çalarak bir evin orada durduğu görülmüştür. Mehmet Salim`in söz konusu evin yanına gelerek evi kontrol ederken çocukları orada gördüğü ancak köy halkının araya girmesiyle eve girip çocukları alamadığı anlaşılmıştır."
Uğurlayan ailesine çocukların bulunduğu evin sahibinin "Çocukları buraya Erdal getirdi gidin ondan isteyin" dediği ve Erdal`ın ise "Siz vatan hainisiniz, siz göreceksiniz" şeklinde sözler söylediği vurgulanan iddianamede, maktul Salim`in evin önünde bulunan çocuklara ait ayakkabıları alarak geri döndüğü ifade edildi.
Maktul Mehmet Salim`in bulunduğu eve örgütün sözde bölge sorumlusu "Reber" kod adlı Mehmet Şah İldeniz`in bir örgüt mensubuyla geldiği kaydedilen iddianamede, "Örgüt mensuplarının `sesinizi çıkarırsanız size büyük ceza keserim, sesinizi çıkarırsanız sizi buradan kovacağım, olayı fazla kurcalamayın` dedikten sonra üzerine yürüyerek tehdit ettiği" ifadesi yer aldı. "Her iki aile arasında çocukların dağa götürülmesi nedeniyle husumet oluştuğu" değerlendirmesine yer verilen iddianamede, şöyle denildi:
"İddiaya göre, Tekin ailesinden maktul Mehmet Salim`e `Çocuklarınızı teslim edeceğiz` yönünde telefon gelmesi üzerine Uğurlayan ailesi, Tekin ailesinin ikametine doğru gitti. Burada her iki aile arasında çıkan silahlı çatışmada Uğurlayan ailesinden Mehmet Salim, Bedriye, Aysel Uğurlayan ile Remziye Daşlık öldü, Şeyan, Behçet, Heybet ve Sümbül Uğurlayan yaralandı. Tekin ailesinden ise Şevin, Şadiye, Abdullah ve Muhammet öldü, Remziye ve Rojhat Tekin yaralandı."
SANIKLAR SUÇLAMALARI KABUL ETMEDİ
İddianamenin okunmasının ardından tutuklu sanıklardan Gani Uğurluyan Türkçe`yi iyi bilmediği için ifadesini 4 sayfa olarak mahkeme heyetine sundu. Uğurluyan ifadesinde, "Çatışma anını görmedim çatışmaya katılmadım. Annem,` kardeşini vurdular` deyince örgütün vurduğunu düşündüm. Kardeşimi vurunca beni de vuracaklar diye bende kaçtım. Tekin ailesiyle bu olaydan önce bir problemimiz olmamıştır. Olay günü sol elimi kullanamıyordum. Diyarbakır`dan, Ankara`ya beni sevk ettiler genel cerrahi de ameliyat oldum" dedi.
Erzincan`dan SEGBİS sistemiyle ifadesi alınan tutuklu sanıklardan Mehmet Tekin de suçlamaları kabul etmeyerek, "Bir canilik yapsam gelip polise teslim olmazdım. Tahliyemi değil beraatimi talep ediyorum" şeklinde konuştu.
Sanıklardan Heybet Tekin ise, "Çatışma seslerini duyunca olay yerine geldiğimde herkes yerde yatıyordu. Mesafe uzaktı ateş edenler görünmüyordu. Bende omzumdan ve kolumdan yararlanmadım" ifadelerini kullandı.
Müşteki olarak mahkemeye Sümbül Uğurlayan, Hafsik Uğurlayan, Abdürrahman Uğurlayan, Rınde Uğurlayan, Nesihat Uğurlayan, Şeyan Uğurlayan, Saime Uğurlayan ifade verdi. Bu arada Kürtçe konuşan Sümbül Uğurlayan mahkemeye ifadesini tercüman aracılığıyla verdi.
Savcı "PKK terör örgütü tarafından aile mensuplarını geri almak için uğraş sonucu tehdit edildikleri ve söz konusu çatışmanın yaşandığı, sanıklar Gani, Veysi, Ferzende, Heybet ve Fesih Uğurlayan`ın eylemlerinin TCK. 25. Maddesince meşru savunma dikkate alınarak bir hakkında tahliyelerine, sanıklar Ömer ve Mehmet Tekin`in tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesini" talep etti.
4 SANIK SERBEST BIRAKILDI
11 saat süren mahkemenin ardından verilen aradan sonra mahkeme heyeti, Gani Uğurlayan, Veysi Uğurlayan, Ferzende Uğurlayan ve Mehmet Tekin`in tahliyesine, Fesih Uğurlayan, Heybet Uğurlayan ve Ömer Tekin`in tutukluluğunun devamına karar verdi.
Mahkemeye heyeti duruşmayı 21 Mayıs tarihine ertelendi.