Sivas’ta Çarşamba günü başlayan kar yağışı sonrası devrilen elektrik direkleri ve kopan teller nedeniyle il genelinde meydana gelen elektrik kesintileri vatandaşları mağdur etti.
Özellikle köylerde meydana gelen elektrik kesintileri nedeniyle çok sayıda çiftçinin Ziraat Odası’nı arayarak mağdur olduklarını dile getirdiklerini ifade eden Başkan Hacı Çetindağ; Çamlıbel Elektrik Dağıtım A.Ş.’ye (ÇEDAŞ) tepki gösterdi.
“BÜYÜK BİR EKONOMİK KAYIP OLUŞTU”
“ÇEDAŞ sınıfta kaldı” diyen Başkan Çetindağ; “Diğer illere göre çok büyük bir fırtına yoktu. Şu anda yaklaşık Sivas’ın bilhassa merkez ilçesini söylemek istiyorum 154 köyün neredeyse 100’ünde elektrik yok. Bugün 3. güne giriyor. Köylerimizde insanlarımız perişan oldu. Ahır işletmeleri perişan oldu. Sütler telef oldu. Büyük bir ekonomik kayıp oluştu. ÇEDAŞ yetkileriyle görüştüğümüzde ‘Ekibimiz yetersiz. Birçok yerde arıza var, ulaşmamız çok zor’ deniyor. 21. yüzyılda yaşıyoruz. ÇEDAŞ’ın ekibinin önceden hazır olması lazım. 2 tane ekip ile coğrafi açıdan en büyük illerden birisi olan Sivas’ta bunun altından kalkılmasının yolu yok. Aldığımız bilgilere göre 3-4 gün daha devam edecek. Biliyorsunuz köylerimizde de büyük işletmelerimiz var, ahırlarımız var. İnsanlarımız çok büyük sıkıntılar yaşadılar, yaşamaya da devam ediyorlar” dedi.
HERKES İŞİNİ DÜZGÜN YAPACAK
Ziraat Odası Başkanı Çetindağ; konuşmasının devamında şu ifadeleri kullandı: “Bizim esas kızdığımız nokta ÇEDAŞ’ın buna önceden tedbir almaması. Kış devam edecek. Yarın da olabilir, diğer gün de olabilir. Altyapısı hazır olmalıydı. Bunun hesabı önceden yapılmalıydı. Bugün köylerde 3 gün elektriğin olmaması demek Sivas ekonomisine de büyük kayıp demektir. Çiftçilerimiz bizleri arıyor; ‘İneklerimizi sağamıyoruz, hayvanlarımız buzağılıyor sıkıntı oluyor, hayvanlarda hastalık başlayacak’ diyorlar. Herkes artık süt sağım makineleri ile sağım yapıyor, elektrik olmayınca sıkıntı oluyor. Bir de madem böyle bir durum var tek tek köy muhtarlarını arayın bilgi verin. Arızayı söyleyin, ne zaman enerji verileceğini dile getirin. Yöneticilerin telefonlarına ulaşılamıyor. Kimse telefona çıkmak istemiyor; muhtarlarımız da bizleri arıyor. Herkes işini düzgün yapacak.”
