FETÖ tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde gerçekleştirilen darbe girişiminde gazi olan 15 Temmuz Gazileri Platformu Başkanı hemşehrimiz Erol Bulut, kalkışmanın 5. yıl dönümü dolayısıyla açıklamalarda bulundu. Olay günü yaşadıklarını anlatan ve FETÖ’yü lanetleyen 15 Temmuz kahramanı Bulut; “Hamdolsun bugün ödediğimiz bedellerden şikayetçi değiliz. Bizim için en büyük ödül vatanımızın bağımsızlığı, milletimizin bölünmez bütünlüğüdür. Biz 84 milyon kardeşiz ve asla vatanımızı böldürmeyeceğiz. Şu anda böyle bir darbe girişimi olsa biz o zaman sadece vücudumuzu set etmiştik şimdi öyle yapmayız; yerlerinde kafalarını ezeriz” dedi.
Naci YILDIZ/ÖZEL HABER
15 Temmuz Darbe girişimi karşısında canını siper edenlerden kahramanlardan birisi olan 15 Temmuz Gazileri Platformu Başkanı hemşehrimiz Erol Bulut, hain kalkışmanın 5. yıl dönümü münasebetiyle Sultan Şehir Gazetesi’ne özel açıklamalarda bulundu.
Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) tarafından 15 Temmuz'da düzenlenen darbe girişimi sırasında İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) binası önünde yaralanan Erol Bulut, o gece yaşadıklarını anlatarak birlik ve beraberlik mesajları verdi.
VATANIMIZA SAHİP ÇIKTIK ELHAMDÜLİLLAH
İş adamı Bulut; “15 Temmuz’dan önce de sanayiciydim, iş adamıydım. 350 kişiye istihdam sağlayan bir grubun da başkanıydım. Ekonomiyi yakından takip eden bir insanım. İşim gereği de ekonominin içinde yaşayan canlı bir organizmayım. O tarihe baktığımızda ekonomi gayet iyi gidiyordu. Her şey iyiydi, şartlar iyiydi. Hatta ülkemizde her şey güllük gülistanlıktı. Avrupa’da kriz vardı, Fransa’da terör olayları vardı; biz de her şey iyiydi. Söylediğim gibi ancak ne hikmetse o gece bir anda bu teröristlerle karşı karşıya geldik. 15 Temmuz’da çok büyük bir bedel ödedik. Vatan için değer. 251 şehit verdik, 2 bin 790 gazimiz vardı. Ancak biz bu vatan için 250 bin şehit vermeye de razıyız. Niye? Çünkü bu vatan kolay kazanılmadı. Her adımında, her metrekaresinde şehit kanlarımız var. Tabi biz vatanımıza, milletimize, devletimize sahip çıktık elhamdülillah. Bugün de devlet biz şehit yakınlarımıza ve gazilerimize sahip çıkıyor ve milletimiz de bizi bağrına basıyor. Bundan dolayı çok mutluyuz” dedi.
MİLLET OLMA BİLİNCİNİ ÖĞRETTİLER
Yüzlerce kahramandan bir tanesi olan Bulut, “Darbe olacağı gün saat akşam 10.00 gibi Kağıthane'deydim. Ben ayrıca AK Parti yönetim kurulu üyesiyim. Bu darbe girişimini duydum. Tabi tüylerim diken diken oldu. Bizim İl Başkanımız mesaj grubumuzdan 'Acilen İl'de buluşalım' yazınca, ben de yakındım ‘Hadi gidelim’ dedim. İl’e geçtik ve oradan püskürttük. Bunu sağlayan vatandaşların millet olma bilinciydi. Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan ve yakın kurmaylarına, Millet Meclisi Başkanımıza, Adalet Bakanımıza ve vekillerimize, hepsine minnettarız. Bize sürü topluluğu olmaktan birey topluluğu, birey topluluğu olmaktan da millet bilincini öğrettiler. Yani şimdiye kadar sağ yanağına bir tane vurmak isteyene birde solu uzatırdık. Artık vurulacak sol yanak olmadığını biz bu darbe girişiminde dünyaya gösterdik” diye konuştu.
ALLAH, İNŞALLAH BİZLERE DE ŞEHİTLİK NASİP EDER
Bulut, sözlerine şöyle devam etti: “Dediler ki, teröristler Aksaray'da Emniyet Müdürlüğü'nü basmış. Oraya gittik vatandaş oradan da tankları püskürtmüş. Saraçhane'ye çıktığımızda çok zayiat vermiştik. 11-12 şehidimiz vardı. Saat 02.30'da bizi ön tarafa geçirmediler. Biz de polislerimize 'Kardeşim bizi engellemeyin, biz şehit olmaya geldik' dedik. Artık coşmuştuk. 'Ne zaman öleceğiz, bugün ölmeliyiz' diye düşünüyorduk. Sonra ön tarafa geçtik ki o bir avuç alanı hem yukarıdan ateşliyorlar hem karşıdan karartıyorlar hem de bombalar atılıyor. Yani şimdiye kadar PKK'ya atmadığı bombaları bu katiller sivil insanların üzerine atıyorlar. Ben biraz da şok oldum. İlk defa silahlı bir çatışmaya giriyorum. Silahım da yanımda yok ama imanım var. Yerde yaralı vardı. Ben polise 'Kardeşim sen beni koru, ben yaralıyı alıp geleyim' dedim. O ara ben ona doğru yönelince o katil komutan önce polise sıktı, sonra polis de ona sıktı. Ardından ben polis korumasının menzilinden çıkınca iki tane de bana sıktı. Bir tanesi sağdan kemiğe girmişti. Bir tanesi de arkadan vurunca polis 'Ağabey hedeftesin sakın kalkma, geriye doğru yat' dedi. Yani ‘Havuza doğru yat’ dedi. Havuza indim ama o havuza inerken sanki bir cennetin kapısı açılıyordu. Şimdi ona üzülüyorum. Yani ne çoluk ne çocuk, ne de mal - mülk hiçbir şey kalmıyor. Hani geçmişteki dedelerimiz uçmak diyor ya, sanki uçmaya giderken yolun yarısından döndük. Doğrusu o şehitleri çok kıskanıyorum. Dolayısıyla Allah inşallah bizlere de şehitlik nasip eder. Sonra beni çekip aldılar suyun içinden. Saat 03.00 sıralarıydı. Aksaray'daki Haseki Hastanesi'ne götürdüler. Çok kan kaybetmiştim, halim yoktu. Şu üzüntüm bana değil aslında. Oradaki insanları görünce kolu-bacağı gitmiş, tankların altında kalmışlar veya ağır makinelilerle parçalananmışlar; kendi derdimi unuttum. O ara bir beş- on dakika onlara yardım edeyim dedim, beynim öyle diyor ama hiç halim yok. Sonra bana iğne yaptılar. Sonrasını hatırlamıyorum. Beni ameliyata almışlar ama hatırladığım bir şey var. Bu millet artık Çanakkale ruhuyla millet olmayı öğrendi. Bugün dünden daha güçlüyüz. Allah inananlarla beraber. Biz inandık” dedi.
KILIÇDAROĞLU, SİZ DESTEĞİ TERÖRİSTLERDEN DEĞİL MİLLETTEN ALIN
“Hamdolsun bugün ödediğimiz bedellerden şikayetçi değiliz” diyen Bulut; “Bizim için en büyük ödül vatanımızın bağımsızlığı, milletimizin bölünmez bütünlüğüdür. Çevremizden aldığımız tepkiler çok olumlu. Tabi toplumun belirli bir bölümü vatanına karşı teröre bulaşmış insanlarla birlikte hareket ediyor. Özellikle buradan ben Kılıçdaroğlu ve muhalefet liderlerine şunu söylemek istiyorum: Siz teröristlerden, terör gruplarından destek almaya çalışmak yerine milletten destek almaya çalışın. Bu millet her şeyi görüyor. HDP’den veya onun getirdiği partilerden medet ummayın. İllegal partilerden medet ummayın. PKK’dan FETÖ’den uzak durun. Teröre bulaşmış insanlardan uzak durun. Biz 84 milyon kardeşiz ve asla vatanımızı böldürmeyeceğiz. Şu anda böyle bir darbe girişimi olsa biz o zaman sadece vücudumuzu set etmiştik şimdi öyle yapmayız; yerlerinde kafalarını, gözlerini ezeriz. Böyle bir düşünceyi bile kabul etmez, yerin üstünde değil yerin altında da yaşatmaz ederiz onları. Dolayısıyla herkes aklını başına alsın” açıklamasında bulundu.
TAYYİP ERDOĞAN, DÜŞMANLARIMIZIN DÜŞMANIDIR
15 Temmuz 2016’da meydana gelen darbe kalkışmasında şehadet şerbetini içen vatan evlatları ve gazilere rağmen ülkenin bekasına kast edilen olaya ilişkin “kontrollü darbe” söyleminde bulunanları sert bir dille eleştiren hemşehrimiz Bulut; “Kontrollü darbe diyenlerin tamamı aslında şöyle düşünüyorlar: Memleket küçük olsun biz yönetelim. Geçmişteki 100 yıldır öyle yapmışlar. Vatana çivi çakmamışlar. Hatta yapan, üreten özel sektörü de yok etmişler. Nuri Demirağ benim rahmetli dedem, hemşehrim uçak üretmiş, uçağı sattırmamışlar; otomobilimizi, Devrim’imizi yaptırmamışlar. Yani bir çivi çakmamışlar memlekette. Bugün yine öyle olsun istiyorlar. Bunu nereden görüyoruz? Biden efendi ‘Ben muhalefetle Tayyip Erdoğan’ı devireceğim’ diyor. Tayyip Erdoğan bu memleketin düşmanı değil, Tayyip Erdoğan düşmanlarımızın düşmanı. Öyleyse ey muhalefet siz niye düşmanlarımızla dost oluyorsunuz kardeşim. Amerika’dan bize dost olur mu; fayda gelir mi? Bırakın bunlardan gelecek faydayı. Bunlardan bize hep zarar gelir. Bizi köleleştirmek, birbirimize kırdırmak istiyorlar. CHP’deki mezhepçiliği hortlatmak istiyorlar. Kalan Atatürkçüleri, vatanseverleri ve ulusalcıları da dışlayıp partiyi iyice terör partisine yani HDP’ye yaklaştırmak istiyorlar. Bundan uzak durun. Bundan kimseye fayda gelmez. Teröristin iyisi olmaz. Hepsinin Allah belasını versin. Hatta bile bile benim evlatlarımı, kardeşlerimi şehit ettirmek için oy veriyorlarsa 10 milyon değil, 20 milyon da nüfusları olsa benim için hepsi teröristtir. Bu millet için de böyledir. Bizim duruşumuz da hep böyle olacak” açıklamasında bulundu.
MEHMET AKİF GİBİ KENDİMİZİ BU VATANA ADAMALIYIZ
15 Temmuz’un unutulmaması için ilimize belediye tarafından “15 Temmuz Şehitler Meydanı”nın yapıldığını anımsatan Bulut; “Meydanımız çok da güzel oldu. Toplumumuz burada nefes alıyor. Yani kim ki 15 Temmuz ruhunun yaşaması için bir adım atıyorsa, bir ilmek dokuyorsa biz minnettar oluruz. Biz gaziler ve şehit aileleri olarak verilen bu değere layık olmak durumundayız. Tevazu ile yürümek zorundayız. Seyit Onbaşı gibi Mehmet Akif gibi kendimizi bu vatana adamalıyız. Nefsimize uymadan, kibirlenmeden, gururlanmadan yani kapıları kırmadan hem devletimizin bize gösterdiği ihtimama hem de milletimizin gösterdiği bu değere layık olmaya çalışmalıyız. Tüm hemşehrilerime saygılar sunuyorum” şeklinde konuştu.
