AK Parti Tarih Önünde Hesap Verecek
MHP Sivas İl Başkanı Av. Serhat Albayrak, 17 ve 25 Aralık operasyonlarının yıl dönümünde önemli açıklamalarda bulundu
Albayrak, “Hukukla hiç bir şekilde açıklanmayacak davranışlar içerisine girenler yüce milletimiz ve tarih önünde muhakkak hesap vereceklerdir” dedi. Basın açıklamasının ardından MHP İl yöneticileri birbirlerine Türk Bayrağı ve saat hediye etti.
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Sivas İl Başkanı Av. Serhat Albayrak, 17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarının yıl dönümünde basın toplantısı düzenledi. Av. Albayrak, “Ülkemiz bir pazara daha gölge ve karanlıklarla uyanmış, intikamcı ve keyfi uygulamalar yapan iktidar tekrardan çıkılmaz bir yola girmiştir” dedi. Parti binasında il yöneticilerinin de katılımıyla gerçekleştirilen basın toplantısı sonunda eski Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın geçtiğimiz aylarda kullandığı “Hediyeleşmek sünnettir’ sözüne ithafen birbirlerine Türk bayrağı ve saat hediye etti. İl Başkanı Albayrak’a hediye edilen saatin geçtiğimiz yıl yapılan 17 ve 25 Aralık operasyonlarını eleştirmek adına 17.25’i gösterdiği görüldü. 12 Aralık 2014 tarihinde yürürlüğe giren 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 116’ncı maddesinde yapılan “makul şüphe” değişikliğinin, 14 Aralık Pazar günü yapılacak olan operasyonun alt yapısını hazırlandığını belirten Albayrak, “Rüşvetin perdelenmesi, yolsuzluğun gündemden düşürülmesi ve kamuoyu dikkatinin farklı yerlere çekilmesi için ardı arkası kesilmeyen adalet maskaralıkları uygulanmaktadır” dedi. “İktidar, üzerinde ki suçları örtbas etmek adına, karşısında yer alan, sivil toplum örgütü, siyasi parti, sendika vb gibi grupların adına `paralel devlet’ diyerek ahlak ve hukuk ilkelerini hiçe saymaktadır” diyen Albayrak, AK Parti iktidarının bireylerin haber alma hürriyetini hiçe saydığını, hür basını susturmak adına hukuku kullanarak hukuksuzluğun son safhasına ulaştığını ifade etti. MHP Sivas İl Başkanı Av. Albayrak şunları kaydetti: “Genel Yayın Yönetmenlerinin, Film Senaristlerinin, Yapımcı ve Yönetmenlerin akıllara durgunluk veren suçlamalarla gözaltına alınmaları izahı mümkün olmayan bir akıl tutulmasından başka bir şey değildir. Geçmiş yıllarda adına Ergenekon, Balyoz denen darbe suçlamaları bu günlerde ismini Paralel Devlet olarak benzeri bir adaletsizliği bir kez daha karşımıza çıkarmıştır. Yolsuzluk yapanların, rüşvet alanların ve devletin kasasını boşaltanların korunma altına alınarak, görevini ifa eden emniyet mensuplarının yaka paça edilmesi de iktidarın isminde ki adalet yazısını sadece yazıda bıraktığını apaçık göstermektedir.
Bir zamanlar ağlayarak, meydanlarda övgüler yağdırılarak yere göğe sığdırılmayanlara şimdi ‘haşhaşi’, ‘inlerine gireceğiz’ diyerek acımasız ve çok şiddetli ithamlarda bulunulması bir suçluluk psikolojisinin tezahür etmesinden başka bir şey değildir. Yine yaklaşık olarak 3 yıl öncesinde ‘ateşte açan çiçek` diye nitelendirilen bir gazetenin bugün fitne kaynağı olarak ithaf edilmesi de son derece düşündürücüdür. Yıllarca aynı yağmurda ıslananlara ne olmuştur, paylaşılamayan, uzlaşılamayan mesele nedir?
İnsanlar üzerinde korku ve baskı oluşturularak neye ulaşılmak istendiği Yüce Türk Milletine açıklanmalı ve asıl suçlunun kim olduğu biran evvel aydınlığa kavuşturulmalıdır. Bu yönüyle milletimiz sıkıştığı darboğazdan kurtarılmalı ve nasıl biteceği dahi belli olmayan karanlık güzergâhlardan çıkarılmalıdır. İsnat edilen suç üzerine bir paralel devlet yapılanması mevcut ise bu yapılanmaya izin veren ve göz yuman hükümette bu suçun en büyük ortağıdır. ‘Gün İmtihan Günüdür’ diyenler öncelikle yargı karşısında yolsuzlukların hesabını etrafı ile birlikte vermelidir. Ülkemizin ihanet ve hırsızlıkla hesaplaşmadan, adaletsizlik ve hukuksuzlukla yüzleşmeden, geçmişteki kirli ilişkilerden arındırılmadan düzlüğe çıkmayacağı ortadadır. AK Parti iktidarının 14 Aralık tarihinde yaptığı operasyonu eleştiren Albayrak, “Hukukla hiç bir şekilde açıklanmayacak davranışlar içerisine girenler yüce milletimiz ve tarih önünde muhakkak hesap vereceklerdir. 17 Aralık 2013`e misillime yapmak adına 14 Aralık 2014’ü icat edenler öncelikle üzerlerinde duran kara lekeden kurtulmak için cesaret edip adaletin karşısına çıkmalıdırlar. Milli ve manevi varlığa göz diken, egemenlik haklarını keyfi davranışlara tabi tutanlar ya bertaraf edilecek ya da benliğimize, kökümüze ve değerlerimize karşı kademe kademe zafer elde edeceklerdir.
Milliyetçi Hareket Partisi olarak bu kurgulanan oyunları ve üretilen komplo teorilerini Allah’ın izni ve milletimizin yardımı ile aşacağımızdan hiç kimsenin şüphesi olmasın.”