4 Eylül Sivas Kongresinin 95. Yıldönümü coşkuyla kutlandı. 4 Eylül Sivas Kongresi Kültür ve Sanat Şenlikleri tören programına katılan TBMM Başkanı Cemil Çiçek, önemli mesajlar verdi
“4 EYLÜL’DE MİLLETİMİZİN YOL HARİTASI ÇİZİLDİ”
4 Eylül Sivas Kongresi’nin 95. Yıldönümü coşkuyla kutlandı. 4 Eylül Sivas Kongresi Kültür ve Sanat Şenlikleri tören programına katılan TBMM Başkanı Cemil Çiçek, önemli mesajlar verdi
Çiçek, “Yaşadığımız coğrafya sıradan bir coğrafya değil. Bu coğrafyayı vatan yapan, şehitlerimiz, gazilerimizdir. Bize vatan olan Anadolu, dünyanın en karmaşık, en sıkıntılı bölgenin kalbinde olan bir coğrafyadır. Burada güçlü olanların, bir ve beraber olanların, birbirine sımsıkı sarılmış olan toplumların, milletlerin yaşama imkânı var. Bizim buradan başka gidecek bir yerimiz yok. Burası bizim ebedi vatanımızdır. Ebedi vatanımız olarak kalmasının da bir tek şansı vardır. Birliğimiz bozmayacağız, bir olacağız, beraber olacağız, inşallah iri olacağız ve diri olacağız. Bunun imkânları var, bunun tarihi mirasları var. İşte 4 Eylül, sıradan, seremonik bir gün değil. Bizim, yakın siyasi tarihimizin en önemli kararlarının alındığı, en önemli başarılara giden yol haritasının çizildiği önemli bir mekân, önemli bir gün.” İfadelerini kullandı. Cumhuriyetimizin temellerinin atıldığı 4 Eylül Sivas Kongresi’nin 95. Yıldönümü çeşitli etkinliklerle kutlandı. 4 Eylül Sivas Kongresi Kültür ve Sanat Şenlikleri adı altında hafta boyunca gerçekleştirilen etkinliklerin tören programına TBMM Başkanı Cemil Çiçek’te katıldı.
Tören programı saat:14.00’te, Cumhuriyet Meydanı’ndaki Atatürk Anıtı’nda gerçekleştirilen çelenk sunma töreni ile başladı. Sırasıyla TBMM, Valilik, Garnizon Komutanlığı, Belediye Başkanlığı ve Atatürkçü Düşünce Derneği çelenkleri anıta sunuldu. Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından anıttaki tören sona erdi. TBMM Başkanı Cemil Çiçek, CHP Sivas Milletvekili ve TBMM İdare Amiri Malik Ecder Özdemir, AK Parti Sivas Milletvekilleri, Hilmi Bilgin, Ali Turan ve Nursuna Memecan, Garnizon Komutanı Tuğgeneral Fatih Celalettin Sağır ve Sivas Belediye Başkanı Sami Aydın ve il protokolü daha sonra restorasyon çalışmaları devam eden Atatürk Kongre ve Etnografya Müzesi Bahçesindeki tören alanına geçti.
SİVAS KONGRESİ CANLANDIRILDI
Buradaki program 4 Eylül Sivas Kongresi’nin temsili olarak canlandırılması ile başladı. Sivas Devlet Tiyatrosu oyuncuları, 95 yıl önce Sivas Kongre Binası’ndaki gerçekleştirilen, büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ün sözüyle ‘bir milletin kurtuluşunu hazırlayan kararların verildiği Sivas Kongresi’ni canlandırdı. TBMM Başkanı Cemil Çicek, beraberindeki protokol üyeleri ve Sivas halkı temsili Sivas Kongresi’ni büyük bir ilgiyle izledi.
Temsili canlandırmanın ardından, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Ahmet Davutoğlu, siyasi parti genel başkanları, bakanlar ve bürokratların gönderdiği mesajlar okundu.
“4 EYLÜL KARARLARI PEK ÇOK MİLLET İÇİN İLHAM KAYNAĞI”
Daha sonra bir konuşma yapan TBMM Başkanı Cemil Çiçek, 4 Eylül Sivas Kongresi ve kongre de alınan kararların önemine değindi.
Sivas Kongresi kararlarının sadece Türk milleti için değil, bağımsızlığını daha sonra kazanmış pek çok millet için ilham kaynağı olduğunu belirten Çiçek, “4 Eylül günü Türk milleti için, hepimiz için çok önemli bir gün. Bağımsızlığa, cumhuriyete ve demokrasiye giden kutlu yolculuğumuzda çok önemli bir yer burası. 4 Eylül günü ve 4 Eylül kararları sadece Türk milleti için değil, bugün BM’ye kayıtlı, bağımsızlığını bizden sonra kazanmış olan pek çok millet, pek çok devlet için bir ilham kaynağı. Onlar emperyalizmin pençesinden kurtulurken Türkiye’nin istiklal mücadelesini örnek almışlar, buradan aldıkları ilhamla kendi bağımsızlıklarına kavuşmuşlardır. Onun için bize bugünü, bağımsızlığımızı, Cumhuriyetimizi ve demokrasiyi kazandıran başta Aziz Atatürk olmak üzere milli mücadelenin tüm kahramanlarına, Anadolu’ya ayak bastığımız 1071’den bu güne kadar, ülkemiz ve milletimiz için kanlarını ve canlarını ortaya koyan aziz şehitlerimizi ve kahraman gazilerimizi minnetle, şükranla ve rahmetle anıyorum.
4 Eylül günü, sadece bir kutlama günü değil. Hele hele resmi bir tören olarak kabul edip, ne oldubitti, bunun idraki içerisinde yeterince olmadan dağıldığımız bir gün olmalıdır. Bugün bir taraftan tarihimize, kahramanlarımıza, devlet kurucularımıza olan borçlarımızı hatırlayacağız. Bununla beraber, milletimize ve gelecek nesillere karşı sorumluluklarımızı da hatırlayacağız. Bu gün şükranlarımızı ifade etmek, hem de sorumluluklarımızı hep birlikte hatırlamak için önemli bir fırsattır.” Dedi.
“BUNU ANLAMAYANLARA YUH OLSUN”
Türkiye’nin de içinde bulunduğu coğrafyada yaşan vahşete vurgu yaparak, birlik beraberlik vurgusu yapan Çiçek, burada yaşananları gördükten sonra “4 Eylül’ün önemini anlamayanlara yuh olsun” dedi.
Çiçek, şu ifadeleri kullandı:
“Bu gün gerçekten önemli, önemini vurguladık. Ama yakın çevremizde son birkaç senedir olan bitenleri gördükçe, Suriye’de, Irak’ta, Telafer’de ve başka yerlerde… Dünün Osmanlı coğrafyasında yaşanan vahşeti, cinayeti, her türlü insanlık dışı görüntüleri gördükten sonra 4 Eylül bizim için ne kadar önemli, ne kadar anlamlı. Bunu anlamayanlara yuh olsun. Bu sorumluluğu hatırlayamazsak gelecekten emin olamayız. Bir millet acılarını unutursa, sevinçlerini paylaşmazsa, bir ve beraber olamazsa o toplumun geleceği çok parlak olmaz.
Birçok şeyi unuttuğumuz ortada. Biliyor musunuz içinde bulunduğumuz yıl nasıl bir yıl? Geçen sene nasıl bir yıldı. Geçen sene, Balkan Savaşlarının 100. Yılıydı. Bugün içinde bulunduğumuz yıl, Türk milletinin küçük kıyameti olan, birinci cihan savaşının başladığı yıl; 1914… 200’e yakın üniversitemiz var. Yapan varsa bir şey demem. Ama kaç üniversitemiz Balkan Savaşları ile ilgili bir toplantı yaptı, sempozyum yaptı. Bu kadar sivil toplum örgütü var. Bu kadar sivil toplum örgütlerimiz var. Acaba kaç sivil toplum örgütümüz 1. Cihan Harbiyle ilgili ilinde ilçesinde toplantı yaptı, Balkan Savaşlarını hatırladı? Milyonlarca insanımızı kaybettik. Milyonlarca insanımız o bölgelerden Anadolu toprağına sığınmak zorunda kaldı. Şimdi onların hiçbirisini çoğumuz hatırlamıyoruz bile… Onun için 4 Eylül günü gerçekten, bu milletin tarihinde son derece önemli, müstesna bir yeri vardır. Bunu iyi anlayabilmeliyiz ki nelere şahit olduğumuzun farkında olalım.”
“SAHİP OLDUKLARIMIZIN KIYMETİNİ İYİ BİLMELİYİZ”
“Bugün birçok ülkenin toprağını kazsanız, 3-5-50 metre, altından petrol çıkar, kömür çıkar, altın çıkar, başka bir maden çıkar. Ama bu Anadolu toprağını 2 metre kazsanız altından şehit kemikleri çıkar.” İfadelerini kullanan, TBMM Başkanı Cemil Çiçek, “Yeteri kadar farkında mıyız?” dedi.
İnsanların sahip olduğu şeylerin kıymetini iyi bilmesi gerektiğine vurgu yapan Çiçek, “Onların hatıralarına yeteri kadar sahip çıkabiliyor muyuz? Onların mirasını yeteri kadar koruyabiliyor muyuz? Hatırlayabiliyor, koruyabiliyorsak geleceğe güvenle bakabiliriz. Onun için bugün sahip olduklarımızın kıymetini iyi bilmeliyiz.” Şeklinde konuştu.
“ÇOK ŞÜKÜR KENDİ UÇAĞIMIZI YAPIYOR
KENDİ UYDUMUZU UZAYA GÖNDERİYORUZ”
Türkiye’nin bugün geldiği noktanın çok önemli olduğuna dikkat çeten TBMM Başkanı Cemil Çiçek, 4 Eylül olmasa, 4 Eylül kararları olmasa ve o ruhla canlanıp yeniden şaha kalkılmasa bunların yaşanamayacağını söyledi.
Türkiye’nin artık kendi uçağını, helikopterini, gemisini, uydusunu ürettiğini belirten Çiçek; şu ifadeleri kullandı:
“Biraz evvel o günleri sahneleyen küçükte olsa bir eseri birlikte seyrettik. Orada bir cümle vardı. Bundan 95 sene önce bu ülkede, değil silah sanayi, gemi yapmak, uçak yapmak, bir yelkenliyi, balıkçı teknesini bile yapamaz durumdaydık. Eğer kitaplarda yazılan doğru ise nal çivisini bile dışarıdan ithal ediyorduk. Bu milletin yiyecek ekmeği, içecek suyu yok. Arka arka yaşanan Balkan harpleri, milleti takatsiz hale getirmiş, neredeyse savaşacak gücü yok. O yokluklar, o sıkıntılar içerisinde, bütün dünyanın eşi ve emsali görülmemiş bir bağımsızlık mücadelesini bu millet inancıyla, birliğiyle bir araya gelerek başardı. Cumhuriyet kurulduğunda bir tek üniversitemiz vardı. 3 bin 500 öğrencisi, 200 kadar da öğretim üyesi vardı. Bugün 95 yıl sonra Türkiye Cumhuriyeti ve Türk milleti olarak bizim 200’e yakın üniversitemiz var. 14 milyon ilk ve ortaöğretimde okuyan öğrencilerimiz var. Dünya milletler camiasının 3’te ikisinden daha fazlası bugün bizim okullarımızda okuyor. Bugün çok şükür iftihar ediyoruz. Kat edeceğimiz de çok mesafe var. Artık kendi uçağımızı, kendi helikopterlerimizi, kendi denizaltılarımızı yapabiliyoruz. Kendimiz uzaya uydularımızı gönderebiliyoruz. Eğer 4 Eylül olmasaydı, 4 Eylül kararları olmasaydı, 4 Eylül ruhu yeniden canlanıp, yeniden şaha kalkmasaydık, bugün kimin himayesinde, kimin vesayetinde, hangi noktada olabilirdik. Bunu hepimizin bu kutlu, mutlu, onurlu günde bir defa daha hatırlamamız lazım. Bunları hatırlayabildiğimiz, gereğini yapabildiğimiz an bu millete mensup olmanın gururunu içimizde duyabilir, yüreğimizde hissedebiliriz.”
“BAŞKA VATANIMIZ YOK, BİR VE BERABER OLACAĞIZ”
“Burası bizim ebedi vatanımızdır” diyen TBMM Başkanı Cemil Çiçek, birlik ve beraberlik çağrısı yaptı. Türkiye’nin çor bir coğrafyada olduğunu belirten Çiçek, bu coğrafyada güçlü olanların, bir ve beraber olanların yaşama imkânı olduğunu söyledi.
Çiçek, “Bu gün kat edeceğimiz birçok mesafe var. Yaşadığımız coğrafya sıradan bir coğrafya değil. Bu coğrafyayı vatan yapan, şehitlerimiz, gazilerimizdir. Bize vatan olan Anadolu, dünyanın en karmaşık, en sıkıntı bölgenin kalbinde olan bir coğrafyadır. Burada güçlü olanların, bir ve beraber olanların, birbirine sımsıkı sarılmış olan toplumların, milletlerin yaşama imkânı var. Bizim buradan başka gidecek bir yerimiz yok. Burası bizim ebedi vatanımızdır. Ebedi vatanımız olarak kalmasının da bir tek şansı vardır. Birliğimiz bozmayacağız, bir olacağız, beraber olacağız, inşallah iri olacağız ve diri olacağız. Bunun imkânları var, bunun tarihi mirasları var. İşte 4 Eylül sıradan, seremonik bir gün değil. Bizim, yakın siyasi tarihimizin en önemli kararlarının alındığı, en önemli başarılara giden yol haritasının çizildiği önemli bir mekân, önemli bir gün.” Şeklinde konuştu.
“BİR VATANIMIZ VAR, KIYMETİNİ BİLELİM"
Türkiye’nin Cumhuriyetin 100. Yılında dünyanın en saygın ve güçlü 10 devleti arasında yer alacağını belirten TBMM Başkanı Cemil Çiçek, yine Türkiye’nin içinde bulunduğu coğrafyada yaşananlara dikkat çekerek, “Çok şükür bir vatanımız var, bunun kıymetini bilelim” dedi.
Çiçek, 4 Eylül Sivas Kongresi’ndeki tartışmaları, ancak arkasından yaşanan kucaklaşma ve birlik beraberlik tablosunu örnek göstererek, şu ifadeleri kullandı:
“Çevremizde olup bitenlere bir bakın. Suriye’ye, Irak’a bakın. Mezhep çatışmaları, etnik çatışmalar, birbirinin boğazını kesmeler. Vahşetin en kötüsü oralarda yaşanıyor. Çok şükür bütün eksik ve sıkıntılarına rağmen Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve aziz vatanımız bir sükûnet coğrafyasıdır. Bunun kıymetini iyi bilelim. Aramızda fitne, fesat çıkmasına izin vermeyelim. 4 Eylül 1919’un canlandırmasını burada seyrettik. O günün küçük bir meclisi sayılabilecek bu mecliste herkes her şeyi tartıştı. Mandayı, bağımsızlığı tartıştı. Adam gibi, uygarca tartıştı, sonra da kucaklaştı, bir oldu, beraber oldu ve bugün çok şükür Allah’a hamd ediyoruz ki bir devletimiz var. Kıymetini iyi bilelim. Çok şükür bir vatanımız var. Bunun kıymetini bilelim. Bir ve beraber olduğumuzda şehitlerimizi ruhu bizimle beraber olacaktır, gazilerimizin ruhu bizimle beraber olacaktır. Milletçe bir ve beraber olacağız, medeniyet yolculuğunda ebediyen, Cumhuriyetimizin 100. Kuruluş yıldönümüne geldiğimizde dünyanın en saygın, en önde gelen ilk 10 devletinden biri olma başarısını elde edeceğiz. Bu bizim şeref borcumuzdur, bu neslin, bu ülkede siyaset yapanların, bu ülkede millet adına yetki kullananların hepsinin namus borcudur. İşte bu yüzden 4 Eylül sıradan bir kutlama günü değil. Bunun gereğini yapabildiğimiz müddetçe, partilerimiz, görüşlerimiz, inançlarımız farklı da olsa değil mi ki aynı milletin çocuklarıyız, değil mi ki aynı vatanın, tarihin sahipleriyiz bunlar bir arada olmamız için, övünmemiz için kucaklaşmamız için ve adam gibi adam olmamız için yeter de artar bile. Bu gün hepimize kutlu olsun. Bize bugünleri yaşatan Aziz Atatürk, şehitlerimiz, gazilerimiz ve kahramanlarımızı rahmetle ve şükranla anıyorum.”
Programda Sivas Valisi Âlim Barut ve Belediye Başkanı Sami Aydın da 4 Eylül Sivas Kongresi’nin önemini anlatan kısa birer konuşma yaptı.
Vali Barut, “Sivas kongresinde vatanın bütünlüğü hedeflenmiş ve milli iradeyi egemen kılmak ilke olarak benimsenmiştir. 95. yıl önce alınan kararların günümüzde de icrasına daimadır. Her zaman olduğu gibi vatanın bölünmez bütünlüğü esastır. Kurtuluş savaşımızın en önemli noktalarından biri olan Sivas kongresi aziz milletimizin her türlü işgal ve müdahaleye karşı canı pahasına geleceğini tüm dünyaya ilan ettiği bir mekândır, bir zamandır. Egemenliği kayıtsız, şartsız Türk milletinin kendisine vermek üzere Samsun’dan yola çıkarak tutuşturulan bağımsızlık meşalesi Sivas’ta yüz bulmuştur.
4 Eylül 1919 tarihinde toplanan kongreyle milli mücadele sırasında Sivas’a, Sivaslılara güvenen Mustafa Kemal Atatürk, ‘burada bir milletin kurtuluşuna hazırlayan kararlar verilmiştir’ derken Sivas milli mücadelede etken olmuş, milli mücadele geleceği hakkında önemli kararlar alan temsil heyetini 108 gün ağırlamış ve milli mücadelede hareketin ilk fiili hükümet merkezi olmuştur.” İfadelerini kullandı.
Belediye Başkanı Sami Aydın ise konuşmasında Sivas halkının en zor dönemde Büyük Önder Atatürk ve silah arkadaşlarına kucak açtığını söyledi.
Aydın, “95.’sini kutladığımız 4 Eylül Kongre’sinin milletimize, Sivas’ımıza ve bütün Türkiye halkına hayırlı, uğurlu olmasını temenni ediyor, o günleri Rabbim bizlere tekrar yaşatmasın. Sivas 95.’sini düzenlemiş olduğun 4 Eylül’ün onurunu ve şerefini ne kadar çok yaşasa azdır. Çünkü Sivas en zor dönemde ulu önder Atatürk ve silah arkadaşlarına kucaklarını açmış ve ülkemizin özgür bir şekilde bugünlere gelmesinde çok ciddi emeği ve katkısı olmuştur. Bu bakımdan ecdadımıza, büyüklerimize, şükranlarımızı sunuyoruz. Rabbim inşallah bizlere tekrar öyle günleri yaşatmaz diyor hepinizi saygıyla selamlıyorum.” Şeklinde konuştu.
Konuşmaların ardından Genel Kurmay Başkanlığı Mehteran Bölüğü gösteri sundu. TBMM Başkanı Cemil Çiçek ve beraberindekiler daha sonra restorasyon çalışmaları devam eden Atatürk Kongre ve Etnografya müzesini inceledi. Çiçek, programın ardından havayolu ile kentten ayrıldı.