Hipertansiyon tanısı, yapılan seri ölçümler neticesinde sistolik kan basıncının 140 mmHg’nın ve/veya diyastolik kan basıncının 90 mmHg’nin üzerinde olması halinde konur. Tek bir ölçüm ile elde edilen yüksek değer tanı için yeterli değildir.
Hipertansiyon; inme, kalp krizi, kalp yetmezliği ve böbrek hasarı gibi ölümcül durumlara yol açması nedeniyle dünya genelindeki hastalık ve ölümlerin en önde gelen risk faktörü olarak kabul edilmektedir.
Dünya Sağlık Örgütü’nün yapmış olduğu çalışmalara göre dünya genelinde 1,3 milyar kişi hipertansiyon ile yaşamını sürdürmekte olup her yıl 30-70 yaş arasındaki yaklaşık 11 milyon kişi hipertansiyon nedeniyle hayatını kaybetmektedir. Ülkemizde, 2023 yılında yapılan bir çalışmada 15 yaş üzerindeki nüfustaki hipertansiyon sıklığının %18,3 olduğu ve sıklığın yaşla birlikte arttığı belirlenmiştir. Türkiye İstatistik Kurumu tarafından yayımlanan 2022 yılı ölüm ve ölüm nedeni istatistiklerine göre de ülkemizde gerçekleşen ölümlerin %3,5’inden hipertansiyon sorumludur.
Vakaların %95’inde hipertansiyona yol açan asıl neden tam olarak belirlenememiş olmakla birlikte altta yatan en sık nedenler arasında yüksek tuz ve yağ tüketimi, meyve ve sebzeden fakir diyet, aşırı kilo ya da obezite, yetersiz fiziksel aktivite, zararlı alkol kullanımı, tütün ve tütün ürünleri tüketimi ile stresin yer aldığı gösterilmiş; olumlu yaşam tarzı değişikliklerini içeren birincil koruma yönteminin hipertansiyondan kaynaklanan ilave hastalık ve ölümleri önlemede etkili olduğu ortaya konulmuştur.
Hipertansiyonun erken teşhisi, etkili tedavisi ve düzenli aralıklarla izlenmesi, hastalıkla mücadelenin diğer basamaklarıdır.
Önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalık olmasına ve ölümcül sonuçlarına rağmen toplumumuzun hipertansiyon farkındalığı, ne yazık ki istenilen düzeyde değildir. Yapılan güncel çalışmalar; erişilebilir ve kapsamlı sağlık hizmet sunumunun gerçekleştirildiği ülkemizde, nüfusumuzun %16,7’sinin şu ana kadar kan basıncını hiç ölçtürmediğini; daha önce hipertansiyon tanısı almış olanların %21,8’inin ise hipertansiyon tedavisi almadığını ortaya koymuştur. Çarpıcı tespitlerden biri de tedavi alan beş hastadan birinin ilaçlarını düzenli almadığıdır.
Buradan hareketle, 17 Mayıs Dünya Hipertansiyon Günü’nün bu yılki teması “Hayatının Değerini Bil, Tansiyonunu Ölçtür, Sağlıklı ve Uzun Yaşa” olarak belirlenmiştir.
Konunun önemine binaen, Bakanlığımız tarafından, tüm paydaşlarının katkılarıyla hazırlanan ve belli aralıklarla güncellenen “Türkiye Kalp-Damar Hastalıkları Önleme ve Kontrol Programı” ile “Türkiye Böbrek Hastalıkları Önleme ve Kontrol Programı” çerçevesinde hipertansiyonun erken teşhisi, etkili tedavisi ve izlemlerinde aile hekimlerinin daha aktif bir rol üstlenmesi sağlayacak etkili ve kapsamlı bir hizmet algoritması oluşturmuştur.
Hazırlanan kontrol programlarının etkili olabilmesi, hipertansiyondan kaynaklanan sakatlık ve ölümlerin önlenebilmesi için vatandaşlarımızı; kayıtlı oldukları aile hekimlerini düzenli olarak ziyaret etmeye, periyodik olarak tarama ve izlemlerini yaptırmaya, hastalıklarını klinik yönergelere uygun olarak tedavi ettirmeye, aile hekimlerinin gerekli gördüğü durumlarda da hastanelere başvurarak ileri tetkik ve tedavilerini yaptırmaya davet ediyoruz.
Sağlığınıza sahip çıkın, sağlığınızı koruyun. Hipertansiyondan ya da hipertansiyon nedeniyle ortaya çıkabilecek olumsuz durumlardan korunmak için;
Bu vesileyle, hayatınızın değerini bildiğiniz uzun ve sağlıklı bir yaşam dileriz.
#HayatınınDeğeriniBil
#TansiyonunuÖlçtür
#SağlıklıVeUzunYaşa