Orhan ARSLAN /Eğitimci -Yazar


EN BÜYÜK DOST DEVLETTİR En Büyük Dost Devlettir.

DOST kavramının tanımı yapılmaz davranışlar onun tanımını yapmaya yeter. Eğer davranışlarınız dostluğunuzu ortaya koyacak durumlarda değilse, sözlerinizin bir anlamı kalmaz.


Lütfen kimseyi kandırmayalım. Sadece kendinizi aldatmış olursunuz. İnsanın, diğer insana karşı olan tavrını, davranışlar ve hareketler belirler.

VATANDAŞ İÇİN EN BÜYÜK DOST DEVLET OLMALIDIR.

O nedenle dostluklar arsında küslük olmaz. Vatandaş Devletine küsemez. Şikayet eder, hakkını ister. Ancak asla Devlete sırtını dönemez. Çünkü sırtını dönmek dosta ihanettir. Vefasızlıktır. Senelerce seninle iyi geçinen birisine bir anda sitem etmek, hatta düşman kesilmek ne dostluğu sığar, ne insanlığa...

Devlet dostluğunu vatandaşına göstermektedir. Asgari ücrete yapılan zam, EYT probleminin ortadan kalkması, 3600 göstergenin hayat bulması, Asgari ücretin vergi dışı kalması, sağlık alanında insana yapılan DEVASA yatırımlar, Devletin dost olma kimliğini ispatlamıştır. O halde Dostun dosta sahip çıkmak gibi bir vefa borcu vardır. Şimdi o, borcu ödemek bize düşer. Her konuda DEVLET vatandaşının yanındadır.

İnsanlar arasında kargaşanın  karmaşanın yoğun olduğu şu günlerde en çok ihtiyaç hissettiğimiz kavramlardan bir tanesidir. İnsan yudum, yudum su içer gibi, dostluğu yudum, yudum doyarak yaşamak ister. Her anın her mekanın tadını çıkarmak ister. Üzerinde kitaplar yazılan, şiirler söylenen, türküler, ağıtlar düzenlenen, dostluk öyle hemen kolay, kolay doyulmak istenmeyen bir tattır. Doya bilene aşk olsun. Belki de İlahi sırra ermenin ilk merdivenlerinden birisidir. Görecek göz, işitecek kulak, tadacak dil, gereklidir. Siz eğer, bu saydıklarımdan yoksunsanız zaten anlattığım bu kavramların sizin için anlamı olmaz.

İşte Devlete dostlukta böyle olmalıdır.

İnsanlar arasında, bazıları ise dost kavramının neyi ifade ettiğini yeteri kadar bilmiyorlar. Belki de arkadaş, kelimesi yerine, aynı anlama geldiğini sanarak, dost kelimesini kullanmaktadırlar. Kısacası dost kavramının neyi ifade ettiğini bilmiyorlar. O nedenle yazımın baş tarafında dost kelimesinin hayata geçmesinin en önemli yanı, kişilerin birbirlerine karşı yaptıkları tavır ve davranışlardır. Karşılıklı fedakarlıklarıdır, aralarındaki sevgi bağının çok yüksek olmasıdır. Kimi zaman birlikte oldukları zaman tadılan, zevkin, duyulan hazzın anlatılamamasıdır. O nedenle sohbet ve ona eşlik eden çay, adına şiirler, şarkılar, methiyeler düzenlenmiştir. Çünkü, sohbet ve çay dostluk ortamının vazgeçilmez ana unsurlarıdır. O ortamlarda yaralar sarılır, dertler dinlenir, paylaşımlar yapılır, omuz, omuza her sıkıntıya katlanılır. Dostluk o kadar belirgin bir şekilde kendini gösterir ki; etrafında görenler, tanıyanlar, bu ilişkiye gıpta ile bakarlar. Neden, her iki tarafta bunun ALLAH rızasının gereği olduğunu bilir.  ALLAH' IN  koyduğu sınırlarla dostluk ilişkileri belirlenmiştir. Amaç bu kadar güçlü, sevgiler karşılıksız olunca, dostların arasındaki bağı varın siz düşünün...

Şimdi böyle insanlar arasındaki dostluğun hayat bulması için en önemli şart, ortada bir bağımsız ve özgür, her alanda güçlü bir devletinin olmasıdır. Bu ortamları bize sunan Devlettir. Eğer o Devlet yok ise, sıraladığımız güzellikleri nasıl yaşayacağız?

İşte  Devlet gibi büyük bir dostun bize yaptıklarına karşılık, bizim de ona yapmamız gereken görevler vardır. Vatandaş olarak bu şuurda olmamız gerekir. Birileri gibi gemiyi delen insanlar Bu Devletin dostu olamazlar. Daha çalışana yapılan zam cebine girmeden ürünlerine zam koyanlar bu Devletin dostu olamazlar. Ambalajında verdiği kilo rakamı tartıda eksik olanlar bu Devletin dostu Olamazlar. Dağdaki terörist gibi Bu Vatanın kötülüğü için çalışanlar Bu Devletin dostu olamazlar. Vergisini düzenli vermeyen, işçisinin sigortasını yatırmayan, çalıştırdığı insana ödediği ücret üzerinde sigortasını yapmayanlar Bu Milletin dostu olamazlar. Bu Devletin dostu olmayanlar bu coğrafyanın, bu Vatanın asla dostu olamazlar. Sevgilerinde, sorumluluklarında eksiklik vardır. Noksanlık vardır.

Aynı zamanda bir gönül işi olan dostluğun tüm Ülke sathında yayılması temennimizdir. İnsanlar arasındaki bağların daha güçlü olması için, dostluk kavramını anlayan ve bizzat hayatında yaşayan insanların sayısının artması gerekir. Küçük menfaatler yüzünden insanların bir birilerini dışladığı, düşmanca davrandığı, hakaret ettiği  ortamların olmasını istemiyoruz. Bu durumun hiç kimseye faydası olmadığı gibi, insanlara arasındaki bağların yıpranmasının en büyük nedenidir.

Coğrafyamıza, Milletimize yakışmayan itiş ve kakışların bitmesini temenni ediyorum. Herkesin ortak derdi olan Bu Vatanın kalkınmasına, gelişmesine yönelik çalışmaların büyük bir sakinlikle takip edilmesini ve değerlendirilmesini ümit ediyorum. Birbirini hırpalayarak, yıpratarak bir yere varılamayacağını bir kez daha hatırlatıyorum. Yaşamınızda baş tarafta da anlattığım gibi sizi hayata bağlayan dostlarınız olsun istiyorum. Bu dostların başında da en büyük dostunuz DEVLETİNİZ olsun. Geriye baktığınız zaman nefret edeceğiniz, hatırlamak istemeyeceğiniz anılarınız olmasın istiyorum

Bu anlamda dostluğun, insan sevgisinin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum. İnsan hayatının vazgeçilmezi olan tavır ve davranışlar dostluk düzeyinde kalsın istiyorum. Herkesi daha güzel, daha iyi, daha memnun edici davranışlarla görmek istiyorum...

İşte o nedenle insan hizmet et ki, insanı yaşat ki, Devlet yükselsin mantığında çalışan bir Devlet en büyük dostunuz olsun istiyorum.

ÇÜNKÜ BAŞKA TÜRKİYE YOKTUR