Lütfiye ÇİFTÇİ


Ah şu son vuruşlar

Kazandığımız ve kaybettiğimiz maçların özeti gibiydi Bursa maçı.


Ah şu son vuruşlar

Kazandığımız ve kaybettiğimiz maçların özeti gibiydi Bursa maçı.

Ne hikmetse yine son topları istediğimiz gibi kullanamayışımız ve kullandıklarımızda da beklenmeyen vuruş tercihleri.

Hele hele Kone gibi klasına yakışmayan vuruşlar saç-baş yoldurttu.

Takımın 38 puanda olması vesilesiyle oyuncuların fazla stres yaşamadan maça çıktıklarını düşünerek daha rahat, daha heyecan verici bir 90 dakika izliyorsunuz belki, ama neticede hovardaca harcanan pozisyonlar, yeterince istek-arzu duyamadığımız son vuruşlar.

Gol olmasından ziyade sükseli gol arayışımızda topa vurma becerilerinde etkili oldu.

Robinho ve Kone ile çok rahat ekarte edebileceğimiz Bursaspor takımı da gol yerine can simidi attığımız takımlar arasına katıldı.

Adamlar hocalarını göndermek üzereydi. Milli maç arasına puan kaybıyla girmeleri halinde Le Guen Paris biletini ayırtmıştı bile. Tribünlerden yükselen ?Yönetim İstifa? mesajı da Bursaspor yönetimini bir karar almaya zorlayacaktı.

Yine şu 26 haftanın gerisine dönüp baktığımızda ortada başarılı bir Sivasspor gördüğümüzü dile getirmemiz lazım. Ancak başarı grafiğini yükseltmekte yine takımın elinde. Yönetimin ve teknik heyetin ne düşündüğünü biraz kestirecek olursak mutlaka UEFA´nın zorlanması istenecektir. Lakin beraber aynı potada yürüdüğümüz puan puana takımlara baktığımızda da işimizin kolay olmadığını görebiliriz. Tabi birazda şans faktörü olmalı insanın yanında. Bursa maçı gibi kaç maç oynadık ve kaybettik. Bu tür maçlar son da olmayacak ve tekerrür edecektir, neticede futbolun cazibesi ve cilvesi ne zaman tezahür eder bilemeyiz.

Mesela önceki hafta Kasımpaşa takımına verdiğimiz ?1? puan. Son dakika oynuyorsunuz, rakip serbest atış kullanıyor, kalecimiz darı ambarı kapısı gibi açıklık bırakmış, elin oğlu yarım daire biçiminde verdiği kavisle Kasımpaşa takımına puanı kazandırdı. Yanımdaki arkadaşlarla serbest vuruşun hazırlanması sırasında direk dibini işaret etmiştim. Bir taraftan barajın hatalı kurdurulmasını mı eleştirirsiniz, diğer taraftan direk dibinin alınamamasını mı? Hülasa Kasımpaşa maçında da Bursa maçında olduğu gibi ?kendimiz ettik, kendimiz bulduk?.

Aslında ortada rahatlığın verdiği bir rehavette yok. Puan kazanmak, üst sıralara tırmanmak için ortaya konulan bir oyun anlayışı var. Bursa maçının ardından ?oynamadan kazanmak? deyimi yerine ?güzel futbol oynayalım da bu bize yeter? diyenler de bu temennilerinde yanıldığını anlamış olmalı.

Önümüzde bir haftalık milli maç arası var. Hafta dönüşünde de lige havlu atmış bir Karabük takımını misafir edeceğiz. Yani diğer bir deyişle rahat bir maç oynayacağız kendi sahamızda. 8 haftanın belki de en rahat haftası olacak bizim için. Ancak futbolun doğrularını yaparak rakibe saygıyı ihmal etmeden ağırlamalıyız Karabük takımını.

Kalan 24 puandan kefemize ne kadar düşecek merak ediyorum. 8 hafta sonunda içinde Beşiktaş, Fenerbahçe ve Başakşehir takımlarının da yer alacağı maç periyotunda takımın gelecek sezonki yapısı da düşünülecektir.

İyi haftalar.