?BİZ, DOĞRUTAN ADALETTEN YANAYIZ?

?BİZ, DOĞRUTAN ADALETTEN YANAYIZ?

SP Genel Başkan Yardımcısı Temel Karamollaoğlu; ?Bazı insanlar çok güzel konuşuyor, çok güzel hitabetleri oluyor.

?BİZ, DOĞRUTAN ADALETTEN YANAYIZ?

SP Genel Başkan Yardımcısı Temel Karamollaoğlu; ?Bazı insanlar çok güzel konuşuyor, çok güzel hitabetleri oluyor. Ama bir şeyi güzel ifade etmek, o şeyin doğru olduğunun delili değil. Bir şey bazen kekeleyerek bile olsa doğru söyleniyorsa ona itibar etmek gerekir. Biz doğrudan yanayız, biz haktan, adaletten yanayız. Bizim prensiplerimiz farklı. Biz alçak gönüllüğü severiz. Kıyafetine baktığınız zaman itibar edilmez zannedeceğiniz bir insanın içinde öyle cevherler vardır ki, Yüce Allah, onu cennetin başköşesine oturtur. Ama saraylarda yaşayanlar, sırma kürkler giyenlerin akıbetinin ne olacağını bilmemiz mümkün değil.? Dedi.

Saadet Partisi (SP) Genel Başkan Yardımcısı Temel Karamollaoğlu, Kurucusu olduğu ve Mütevelli Heyeti Başkanlığını yaptığı Kemal İbni Hümam Vakfı tarafından düzenlenen ?Nasıl Bir Dünyada Yaşıyoruz? adlı konferansa katılmak üzere Sivas´a geldi. Karamollaoğlu, kentteki programı kapsamında partisinin İl Divan Toplantısına da katıldı.  

?ANCAK MANEVİ DEĞERİ YÜKSEK OLAN TOPLUMLAR BÜYÜK MEDENİYETLER KURAR?

Fidan Yazıcıoğlu Kültür Merkezi´nde düzenlenen ?Nasıl Bir Dünyada Yaşıyoruz? adlı konferansa konuşmacı olarak katılan Karamollaoğlu, dünyanın ve Türkiye´nin içinde bulunduğu duruma ilişkin önemli mesajlar verdi.

?Ancak, ahlaki ve manevi değerleri yüksek olan toplumlar, büyük medeniyetler kurar? diyen Karamollaoğlu, Avrupa ile Türk ve İslam toplumları arasındaki farklılıklara değindi, Avrupa´nın İslami kavramları anlayamadığını ve farklılaştırmaya çalıştığını söyledi.

Karamollaoğlu, şu ifadeleri kullandı:

?Bugün hem içinde yaşadığımız dünya hem de ülkemiz, hakikaten perişan durumda. Bunu görmemek mümkün değil. Yönetimde birçok hatalar yapılıyor, bunu göz ardı etmek mümkün değil. Ama ne yazık ki bu ülkede, gerek iktidarı, gerek muhalefeti, gerek gidişatı değerlendiren birçok insan yapılan hataların üstünü örtmek, hatta onlara meşruiyet kazandırmak için bir çabanın içine girmiş vaziyette. Bizi de neden beraber olmadığımız için ithamlar yardırarak bu yoldan vazgeçirmeye çalışıyorlar. Biz farklıyız. Aynı kökten gelen belki, bugün iktidarda bulunan arkadaşlarla mukayese edersek bir topluluğuz ama bugün dallar ayrılmış, maalesef gayeler, hedefler şaşmış. Ülkemizin, içinde yaşadığımız dünyanın problemlerine çözüm üreteceğimize o problemlerin biraz daha derinleşmesine vesile olacak kararlar almaya başlanmış. Maalesef bu kararlar alkışlanıyor. Bizi en çok şaşırtan, üzen de bu. Hele de düne kadar beraber olduğunuz insanların zaman zaman gelip, ?siz neden beraber değilsiniz?´ demelerini anlamamız mümkün değil. Biz, siyasi bir partiyiz SP olarak. Ancak diğer bütün partilerden farklıyız. Bizim çok önem verdiğimiz temel prensiplerimiz, inancımız var. Bizim ne olursa olsun vazgeçemeyeceğimiz, manevi ve ahlaki değerlerimiz var. Biz, bir medeniyeti bu değerlerin üzerine inşa edersek, ülkemize, ülkemizde yaşayan insanlara, bütün dünyaya huzur, barış ve kardeşlik gelir diye inanıyoruz. Eğer bunun gereği yerine getirilmezse bu dünyada huzurun olması mümkün değil, barışın tesisi mümkün değil, insanların mesut olması mümkün değil. Bu da sözle olmuyor, icraatla oluyor. Bazı insanlar çok güzel konuşuyor, çok güzel hitabetleri oluyor. Ama bir şeyi güzel ifade etmek, o şeyin doğru olduğunun delili değil. Bir şey bazen kekeleyerek bile olsa doğru söyleniyorsa ona itibar etmek gerekir. Biz doğrudan yanayız, biz haktan, adaletten yanayız. Bizim prensiplerimiz farklı. Biz alçak gönüllüğü severiz. Kıyafetine baktığınız zaman itibar edilmez zannedeceğiniz bir insanın içinde öyle cevherler vardır ki, Yüce Allah, onu cennetin başköşesine oturtur. Ama saraylarda yaşayanlar, sırma kürkler giyenlerin akıbetinin ne olacağını bilmemiz mümkün değil. Biz sonun ne zaman geleceğini bilmediğimiz için içinde yaşadığımız dünyada, huzurun, barışın, adaletin temin edilebilmesi için bütün gücümüzle çalışmaya mecburuz. Bunun idraki içindeyiz, bunun karşılığını da mutlaka göreceğiz, buna inanıyoruz. Onun için bizim hedeflerimiz çok açık. Biz, ülkemizin huzur ve rahat içinde yaşadığı bir ülke olmasını istiyoruz. Böyle yaparsak buraya barış geleceğine, bu ülkenin dünyada itibarının artacağına inanıyoruz. Öyle bir noktaya yetiştiğimiz zaman da dünyadaki zulmün durmasına, hakkın hâkim olmasına mutlaka katkı sağlayacağımıza hatta hakkın, Allah´ın izniyle bizlerin eliyle tesis edileceğine inanıyoruz. Bugün burada sizler varsınız. Şartlar müsait olmamasına rağmen, ülkede çok farklı rüzgârlar esmesine rağmen, siz diyorsunuz ki ?biz varız, biz bu dava için varız. Son nefesimize kadar da bu dava için gayret göstereceğiz´ diyorsunuz. Peki, siyasetçiler olarak bizim ne yapmamız lazım dediğimiz zaman da, biz; ülkemizin mesut, bahtiyar insanların yaşadığı bir ülke olması için olmazsa olmaz icraatlara ihtiyacımız olduğuna var olduğuna inanıyoruz. Siyasiler, Türkiye´nin bütün problemleriyle, ülkelerinin her derdiyle dertlenmeye, o derdi çözebilmek için çare aramaya, üretmeye mecburdur. Onun için biz, ahlaki ve manevi değerlerimizin ihyasını her zaman en önde giden bayrak olarak gördük. Çünkü ancak, ahlaki ve manevi değerleri yüksek olan toplumlar, büyük medeniyetler kurar. Böyle bir toplumda fedakârlık esastır, menfaat değil? Siz, kapitalist toplumlarda olduğu gibi menfaati her şeyin önüne koyarsınız, orada zulüm olur. Orada insanlar geçimlerini sağlayabilirler ama mesut olamazlar. Orada ahlak bozulur. Çünkü bir menfaati tesis edebilmek için her türlü yola başvurmayı meşru görürler. Biz, böyle bir inançta değiliz, böyle bir toplum da olmak istemiyoruz. Onun için bizim medeniyet anlayışımız, batıdan tamamen farklıdır. Bundan dolayıdır ki biz hiçbir zaman kalkıp, ?AB; bizim medeniyet projemizdir´ diyemeyiz. Bizim, Avrupalılarla kavga edelim, düşman olalım diye bir derdimiz yok. ?Biz, mesut olalım, onlar kahrolsunlar´ diye bir derdimiz de yok. Biz diyoruz ki; biz huzur ve barış içinde yaşayalım onların da barış ve huzur içerisinde yaşamalarına katkı sağlarız, örnek oluruz´ diyoruz.?

?AVRUPA BİZİM

MEFHUMLARIMIZI BİLMEZ?

Avrupa´nın islam toplumlarının mefhumlarını bilmediğini, anlayamadığını bu nedenle söylenen sözlere farklı anlamlar yüklediğini belirten SP Genel Başkan Yardımcısı Temel Karamollaoğlu, örnek olarak ?Cihat? kelimesinin asıl anlamı ve Avrupa´nın ?Cihat? kelimesinden ne anladığını gösterdi.

Bu konuda çeşitli örnekler de veren Karamollaoğlu, şekilde konuştu:

?Ahlakın ve manevi değerlerin temelinde inanç yatar. Onun için AB, Amerika´sı, Rusya´sı, Çin´i, Hindistan´ı, Afrika´sı, Güney Amerika´sı; hiçbir zaman bizim söylediğimiz noktaya gelememiş, bizim söylediğimiz manada medeniyetler kuramamıştır. Teknolojide yeri gelmiş ileri gitmişler, kan akıtmışlar, gözyaşına boğmuşlar dünyayı ve hâkimiyetlerini tesis etmiş olabilirler. Bu onların doğru olduğu, haklı olduğu, başarılı olduğu manasına gelmez. Bu dünya fani, bir gün bitecek. Hiç değişmeyen gerçek, gözle görünen, yaşanan ve kesinlikle değişmeyen gerçek bir gün hepimizin ölümü tadacak olmamızdır. Bizim anlayışımıza göre ölüm; bu hayatın sonu değil, yeni bir hayatın başlangıcıdır ve mutlaka bugün yaptıklarımızın da hesabının orada sorulacağına inanıyoruz. Onun için davranışlarımız farklıdır, menfaati her şeyin önünde tutamayız. Fedakârlık, özveri, bundan dolayı bizim değişmeyen şiarımızdır. Cihat aslında bu manada önem taşır. Kelimelerimiz çalınıyor şimdi bizim? Medeniyet anlayışımız değiştirilirken mefhumlarımız değiştiriliyor. Avrupa bizim mefhumlarımızı bilmez. Biz, ?cihat´ deriz, o kan ve gözyaşının vesilesi zanneder cihadı. Hal bu ki cihadın temeli, hakkın üstün tutulması, hâkim kılınmasıdır. Cihat, zulmü önlemek için yapılır, zulüm olarak değil. Biz, Ebu Gureybler ihdas edemeyiz. Biz, Felluceler meydana getiremeyiz. Bizim inancımızda buna yer yok. Bu haftaki hutbede zannediyorum aynısı okunmuştur; Mekke´nin fethine giderken; Müslümanlardan bir kısmı ?bugün öç alma, kan dökme, ihtişamımızı her kese ilan etme günüdür´ dediğinde, Peygamber Efendimiz onların sesini kestiriyor, ?hayır bugün; kardeşlik, barış günüdür. Bugün; hataları affetme, insanları kucaklama günüdür´ diyor. Ne zaman cihada giderken, fethe giderken? Bizim fetih anlayışımızla Avrupa´nın, Amerika´nın fetih anlayışının arasında hiçbir benzerlik yoktur. Biz farklıyız? Onun için biz AB´nin ideallerini, prensibini, medeniyetini benimseyemeyiz. Biz durduk yere Avrupalılara, kin, nefret duymuyoruz. Bize eziyet verenlerin karşısında bile biz, onlar için hayır hak olmayı arzu ediyoruz. Medeniyet anlayışımız, kökünden farklı olduğu için. Ancak, şunu da biliyoruz. Bir tarihi süreçten geçiyoruz. Son 400 yıldır İslam alemi, İslam Alemi´nin temsilcisi konumunda bulunan Osmanlı yavaş yavaş gerilemeye, toprak kaybetmeye, batı karşısında eski gücünü gösterememeye başlatmış. En son 1683, Viyana Kuşatması´ndaki bozgundan sonra 1699´da Karlofça Anlaşması´nı imzalamış ve ilk defa Osmanlı, tarihinde toprak kaybetmiş. Odan sonra bu gerileme durdurulamamış. 1918´de Osmanlı´nın yıkılmasıyla bitmiş. Yalnız Osmanlı´nın son döneminde bir rahmetli Abdülhamit Han çıkmış, bu gerilemeye meydan okumuş ama bizim içimizde onu indirmişler. Fetvalarla indirilmiş. Bugün, Allah rızası için şu gidişatı alkışlayan bazı ileri gelenlerimize, ilim adamlarımıza, mürşitlere; ?bir gözünüzü açın Allah rızası için, nereye gittiğimizi görün´ demekten başka elimizden bir şey gelmiyor.

Evet, biz manevi değerlerimizi üstün tutan bir toplumuz. Biz bunun için mücadele ederiz amma biz insanız. Allah, bize bir ceset, bir beden vermiş. Cennetten ayırmış, dünyaya indirmiş. Burası bir sebepler âlemi. Eğer biz burada bir işin vuku bulmasını istiyorsak onu yerine getirmek için gerekli ne var ise onları da yerine getirmekle mükellefiz. Bu ne demektir. Biz bugün içinde yaşadığımız şartların gereğini yerine getirmek için ne lazım, Silah mı lazım? Onu da bulmak mecburiyetindeyiz. Sanayi mi lazım? Onu da kurmak mecburiyetindeyiz. Milyonlarca insanın karnının doyması mı lazım? Gıdayı tarımı da geliştirmek mecburiyetindeyiz. Hastalıklar zuhur etmiş, çabucak yayılıyor o halde ilaçta en iyi noktaya gitmek mecburiyetindeyiz. Okullarımızı kuracağız, üniversitelerimizi inşa edeceğiz. Orada yetişen insanlar hem ülkemize hem de bütün dünyaya yeni bir medeniyetin kuruluşunun reçetesini verecekler. Devlet olarak da onu kuracağız. Biz bunun gereğini yerine getirmeden büyük devlet olamayız. Biz manevi sahada olduğu kadar maddi sahada da ülkemizi ileri bir noktaya götürmekle mükellefiz. O olmadan olmaz??

Karamollaoğlu, konuşmasının son bölümünde konferansa büyük ilgi gösteren gençlere de önemli mesajlar verdi. Konferansa, Kemal İbn Hümam Vakfı Yönetim Kurulu, SP İl Yönetimi, partililer ve çok sayıda vatandaş katıldı.

İL DİVAN TOPLANTISINA KATILDI

Karamollaoğlu, kentteki programı kapsımda partisinin Atatürk Kültür Merkezi´nde gerçekleştirilen İl Divan Toplantısı´na da katıldı. Partililerin yoğun ilgi gösterdiği toplantıda İl Başkanı Osman Gönay kısa bir selamlama konuşması gerçekleştirdi. Daha sonra SP Genel İdare Kurulu Üyeleri Sebahattin Tokgöz ve Bilal Hazır Bulan´da kısa birer selamlama konuşması yaptı. Daha sonra kürsüye gelen SP Genel Başkan Yardımcısı Temel Karamollaoğlu, partililere hitap etti. Karamollaoğlu, SP´nin siyasi anlayışında ülkenin çıkarlarının ön planda olduğunu söyledi. SP´nin varlığının Türkiye´nin geleceği açısından çok önemli olduğunu belirten Karamollaoğlu, her türlü zorluğa rağmen parti çalışmalarına katılan, Milli Görüş hareketine gönül veren partililere ve vatandaşlara teşekkür etti.

 



Anahtar Kelimeler: DOĞRUTAN ADALETTEN YANAYIZ
  • Cuma 11.7 ° / 6.1 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cumartesi 17.3 ° / 6.3 ° Güneşli
  • Pazar 20.2 ° / 7.5 ° false

Süper Lig LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.Galatasaray 30 26 1 3 48 81
2.Fenerbahçe 30 25 1 4 54 79
3.Trabzonspor 30 15 11 4 11 49
4.Beşiktaş 30 14 12 4 4 46
5.Kasımpaşa 30 12 11 7 -2 43
6.İstanbul Başakşehir 30 12 12 6 3 42
7.Rizespor 30 12 12 6 -11 42
8.Antalyaspor 30 10 9 11 2 41
9.Adana Demirspor 30 9 9 12 7 39
10.Alanyaspor 30 9 9 12 -4 39
11.Sivasspor 30 9 10 11 -7 38
12.Samsunspor 30 10 14 6 -6 36
13.Kayserispor 30 10 11 9 -7 36
14.Ankaragücü 30 7 11 12 -3 33
15.Hatayspor 30 7 11 12 -4 33
16.Konyaspor 30 7 11 12 -11 33
17.Gazişehir Gaziantep 30 8 15 7 -10 31
18.Fatih Karagümrük 30 7 14 9 -4 30
19.Pendikspor 30 7 15 8 -27 29
20.İstanbulspor 30 3 20 7 -33 13